Eline kalemi kağıdı alan ve gündeme gelmek isteyen bazı kişiler Kürt kızlarımızla ve aileleri ile ilgili bilip bilmeden yazılar yazmaya çalışıyorlar. Veya Kürt çocukları üzerinde sosyal deneyler yaparak gündemde kalmaya çalışıyorlar. Kürt halkından ne istiyorlar anlamış değilim.!

  Neyse biz konumuza dönelim.

     Bilmezler ki biz Kürt kızlarını çözmek anlamak ve anlatmak masada şarap içmeye, dudağına sürdüğü kırmızı rujun markasını anlatmaya benzemez.

  Doğuya gideceksiniz ve orda onları yaşayacaksınız. Sonra masaya bizlerin karşısına yüreğiniz yeterse çıkacaksınız. Öyle kulaktan dolma şeylerle masal anlatır gibi bizleri anlatmayacaksınız  ve yazmayacaksınız. Çünkü kulvarlarımız ve şartlarımız farklı demem o ki biz her zaman bir adım daha öndeyiz. Yarışı kaybedersiniz.

  Yakın zamanda Batman ilimizde bir genç kızımız bir şerefsizin yüzünden intihar etti. Bir annenin gözlerinden kanlı göz yaşları aktı. Bu olaydan yola çıkarak Kürt kızlarımızın ve ailelerinin namusuna ve yaşam biçimine dil uzatacak kadar saçma sapan bir yazı gündeme geldi.

  Oysa Batmam demek Van, Diyarbakır, Malatya, Erzurum kısacası Doğu ve Güneydoğu demekti.

 Ben yazıyı okurken hayretler içinde kaldım. Işıl Özgentürk  ve onun gibi düşünenlere bizi anlatmak istedim.

  Kürt ( etnik kök çok önemli) bir ailede kız  çocuğu dünyaya geldiği zaman büyük sevinç yaşanır. Çünkü evin bereket kapılarının açıldığına inanılır. Erkek çocuk nasıl büyütülürse kız çocuğuna da aynı özen gösterilir. Sevgide ayrımcılık olmaz. Erkek çocuk mal olarak hangi hakka sahipse biz kız  çocukları da aynı hakka sahibiz Eğitimde erkeklerden çok daha öndeyiz. Çünkü okumak ve meslek sahibi olmak bırakılacak maldan daha önemlidir.

  Bizler zamanı geldiğinde ata da bineriz silahta kullanırız. Savaşlardaki Anadolu kadını aslında bizleriz. Korkusuzuz. Yeri geldiğinde elimizi masaya koymasını da biliriz. Anaçız, Misafirperveriz, Erkeğinin ve ailesinin arkasında zırh gibi durmasını da biliriz. Bu coğrafyanın en kıymetli varlıklardır Kürt kadınları.

   Fakat sizlerin düşündüğü gibi ne ailelerimiz nede bizler namusumuzu da çöpe atmayız. Namus bizim için önemlidir. Bedenimiz ve ruhumuz da oldukça kıymetlidir. Örflerimiz ve adetlerimize sıkı sıkıya bağlıyız. Sizler gibi sürekli sevgili, eş değiştirip günü kurtarmayız. Siz nasıl diyorsunuz modern yaşam. İşte bu yaşam tarzıda  bizim tarzımız değil. Samimiyiz ve dürüstüz. Gün içinde sizler gibi menfaat kapılarında diz çökmeyiz . Gururluyuz. Ama insani duyguların en üst seviyesini en güzel Yaşar ve yaşatırız. Bir kaç yüzümüz yoktur.

   Bizim dünyamızda tozpembe hayallere yer yoktur.

  Sizin düşündüğünüz gibi köşede satılmayı bekleyen bir eşya olarak da beklemeyiz. Sizin babanız kaç kez gece siz uyurken saclarınızı okşadı ve öptü? Bilemiyorum. Benim babam ölünceye kadar her gece bunu yaptı. Bizler babalarımızın ve annelerimizin koklamaya kıyamadığı kişmirim gülleriyiz.

   Hırcınız. Çünkü yaşam şartlarımız zor. Siz İstanbul’da keyif yaparken bizler doğuda eğitim ve geçim sıkıntısı yaşıyoruz. Birisi köye gelse de bekaretimizi bozsa bizde sonradan intihar etsek diye kendimize bir kader çizmeyiz. Veya dağa çıkmak için çabalamayız. Doğrudur özgürlüğümüze çok düşkünüz. Özgürlümüze düşkünlüğümüzde yüreğimizdeki deli cesaretten alırız.

  Sizler çobanlık yaptınız mı? Ya Tandırda ekmek? Veya resim defteriniz olmadığı için toprağa hayalinizdeki resmi çizdiniz mi? Hatta tek derslik bir okuldan bir kaç sınıf aynı anda tek öğretmenle mezun oldunuz mu?

Veya ulaşım olmadığı halde kilometrelerce yürüyerek okula gittinizmi?Derin özlemleriniz oldumu hiç?  Duyamıyorum sizleri!

Bizleri ve ailelerimizi sorgularken önce kendinizi sorgulayın. Çünkü bizim varlığımızda boğulursunuz. Aramızda çok farklar var.  Siz, bizlerle aynı kulvarda olmazsınız .

  O yüzden biz Kürt kızları kadınları kaya gibiyiz. Güçlüyüz ve mücadele etmeyi severiz. Kısacası kolay yıkılmayız. Küçük meseleleri kafaya takmayız. Bizler hep büyük ve derin olayların insanı olduk. Rujun markasını ve şarabın tadını da konuşacak vakit olmadı. Pardon, Sakın yanlış anlamayın bu markalarında sizlerle konuşacak kadar bilgimiz mevcut.

   Ben sizin gibi yazarlara bağırarak, tepinerek ve ötekileştirerek yazanlar diyorum. Size çok sevdiğim bir sözle veda ederken

    Artık diğerini ötekileştirmekten,kötülemekten ve yargılamaktan vazgeçip ışığına ve gölgene sahip çıkmalısın.!

  Kalın sağlıcakla.....