Belediyeye kayyum atanması ile birlikte görevden alınarak tutuklanan Van Büyükşehir Belediyesi'nin eski Eş Başkanı Bekir Kaya'nın tutuklul yargılandığı davanın 2. duruşması Van 2. ağır ceza mahkemesinde görüldü.
Bekir Kaya ile birlikte belediye yöneticileri Çetin Çiftçi, Cuma Köylüoğlu, Zelal Tanlı, Mehmet Halim Eryiğit, Can Tayan ve MEYADER yöneticileri İdris Şaybak ile Neriman Uyar yargılandı.
Bu kişiler hakkında "Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama", "Örgüt üyesi olmak", "Suç örgütlerinin isimlerini kullanarak tehditte bulunma" ve "Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" iddialarıyla dava açılmıştı.
Bekir Kaya ve Neriman Uyar'ın tutuklu bulundukları cezaevlerinden SEGBİS sistemi ile katıldığı duruşmada, tutuksuz yargılanan Çetin Çiftçi, Cuma Köylüoğlu, Zelal Tanlı, Mehmet Halim Eryiğit, Can Tayan ve İdris Şaybak hazır bulundu.
Duruşmaya HDP Eş Genel Başkan yardımcısı ve Van milletvekili Nadir Yıldırımile HDP'nin Van Milletvekilleri Lezgin Botan, Adem Geveri, HDP ve DBP yöneticileri, İHD Van Şube Başkanı Murat Melet ile tutukluların yakınları ve gazeteciler izledi.
Kaya, SEGBİS yöntemi ile katıldığı duruşmada, davanın hiçbir hukuki boyutunun olmadığını ve tamamen siyasi bir dava olduğunu söyledi.
Kaya, hakkında ifade veren Zübeyir Özer'in işe devamsızlık yapmasından dolayı işten çıkarıldığını belirterek, araya insan koymasına rağmen işe alınmadığı için böyle ithamda bulunduğunu söyledi. Kaya, "3 bin 500 personelin olduğu yerde onu sokakta dahi görsem tanımam" dedi. Van Yoksullukla Mücadele ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği'ne yardım iddialarına değinen Kaya, buraya VASKİ bütçesinden para aktarılmadığını ve işçilerin maaşlarının bağlı olduğu sendikadan kesintinin yapıldığını söyledi. Kaya, belediyenin bu konuda tasarrufunun söz konusu olmadığını belirtti.
Basına verilen ilanlar soruldu
Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile kapatılan gazete ve ajanslara para aktarıldığı iddialarına ilişkin ise Kaya, belli gazetelere Newroz, 1 Mayıs, milli ve dini bayramlarda ilan verdiklerini kaydetti. Kaya, "Verilen ilanlardan Basın İlan Kurumu sorumludur. Vali'nin onayından geçiyor. O zaman Vali'yi de getirin buraya" dedi.
Kaya, ilk olarak Van'da 4 belediyeye kayyum atanmasının ardından bu kayyum belediyeleri ile çalışmayacaklarını valiye söylediğini belirtti .
Vali, Münir Karaloğlu ile yaşanan telefon görüşmesi
Dönemin Van Valisi Münir Karaloğlu ile telefonda yaptığı konuşmalara da değinen Kaya, telefonda ortak iş yaptıkları 4 belediyeye kayyum atanarak gasp edildiğini ve birlikte iş yapmayacaklarını aktardığını dile getirdi. Vali'nin ise kendisine "Savcılığa talimat vereceğim" dediğini belirten Kaya, "Bu açılan dava da o talimatla yapıldı" dedi.
Yargı ile toplumsal sorunlar çözülemez
Kaya, davaya ilişkin olarak, "Baştan itibaren ilk duruşmamda da KCK davalarımda bu sorununun toplumsal sorun olduğunu söyledim. Yargı ile toplumsal, siyasal sorun çözülmeye çalışılıyor. Bir sonuç değişmez. Cumhuriyet kurulduğunda beri Kürtler ezildi. Kürtler o zamandan itibaren yöntemleri farklıda olsa sürekli isyan çıkarıldı. Bu halk resmi ideolojiyi kabul etmeyerek kendi alternatif toplumsallıklarını yarattı. Bize yönelik operasyonlarda aynı anda 15-20 Belediye Başkanı alıyorsunuz. 15-20 belediyeye aynı anda kayyum atanıyor, aynı anda milletvekilleri gözaltına alınıyor. Hakkari, Van, Dersim, Şırnak savcıları aynı savcı mıdır ki. Bu nedenle bu davanın siyasi olduğunu söylüyorum.
Timur: dava tamamen siyasi beklentilerle oluşturulmuş
Bekir Kaya'nın avukatı Van Baro Başkanı Murat Timur ise, Kaya hakkında isnat edilen suçların siyasi beklenti ve taleplerle yürütüldüğünü belirterek, davanın hukuki hiçbir boyutunun olmadığını söyledi.
Timur, Kaya hakkında hiç bir suç delili olmadığı halde Kaya'nın bir yıldır cezaevinde bulunduğunu belirtti. Timur, ayırca Kayyumların hiçbir demokraside ve hukuk sisteminde yerinin olmadığına dikkat çekerek, "Kaya'nın yerinde başkası olsa daha fazlasını bile yapardı o yine daha az söylemiş" dedi.
Ardından mahkeme heyeti Bekir Kaya'nın tutukluluğunun devamına, Neriman Uyar'ın tahliyesine, tutuksuz yargılananların da adli kontrolünün devamına karar verdi.
Bir sonraki duruşma 20 Şubat 2018 tarihine ertelendi.
