İlhan Siyahtaş

Demokratik Bölgeler Partisi Van İl Eş Başkanlığı önünde toplanan kalabalık bir kitle ile birlikte basın açıklamasını okuyan İl Eş Başkanı Nazmiye Acar, “AKP hükümeti  tarafından  başlatılan şiddet sarmalı gün geçtikçe dozajını artıyor.  Amed, Suruç ve Ankara patlamalarıyla başlayan süreç, ardından Kürt kentlerinin imhası ve şimdi de  gözaltında  kayıplar, sokak infazlarıyla devam ediyor.  Kürt halkına karşı yürütülen bu ağır savaş konsepti maalesef  hergün onlarca insanımızın yaşamını yitirmesine neden olurken bu yapılan katliamlar algı operasyonlarıyla  ‘Terörle mücadele’ adı altında meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır” dedi.

“Bu Bir Yargısızı İnfazdır”

Acar, “ 13 Haziran 2016 Pazartesi günü  DBP Edremit İlçe Yöneticisi arkadaşımız Ahmet Demirağaç’ın içinde bulunduğu araç polisler tarafından taranmış ve Demirağaç’la birlikte 3 kişi yaşamını yitirmiş, bir kişi de ağır yaralanmıştır. Ahmet Demirağaç bizim seçilmiş yöneticimizdi,  kendisi günlük siyasi çalışmalarla uğraşır ve tüm zamanını DBP’nin çalışmalarıyla geçirirdi. Yine araçta ağır yaralanan Naci Acar ise herkesin tanıdığı bir siyasetçi olarak uzun yıllardır bizimle siyaset yapıyordu. Ancak her nedense Şabaniye yolunda durdurulan araç herhangi bir anons bile yapılmadan taranmış ve içindekiler katledilmiştir. Bu bir yargısız infazdır, bu bir katliamdır ve bunun başka bir izahı olamaz. Van Valiliği suçluluğun verdiği panikle alelacele yaşanan olayın hemen ardından derhal açıklama yaparak  Demirağaç’ı  ‘Örgüt üyesi’ ilan etmiş, yine aynı paralelde çalışan paramiliter güçler JİTEM adlı sosyal medya hesaplarında Ahmet Demirağaç’ın yerde yatan cenazesinin yüz  fotoğraflarını yayınlamıştır” şeklinde konuştu.

Demokratik Bölgeler Partisi İl Eş Başkanı Nazmiye Acar yaptığı açıklamanın ardından şu soruların cevap bulmasını istedi.

Acar’ın Cevap istediği işte o sorular

Aracın taranmasının ardından aracın içindekilerin yaralı olduğu halde kafalarına sıkılarak infaz edildiği doğru mudur?

Van Valiliği herhangi bir tahkikat yürütülmeden aracın içinde bulunanların ‘Örgüt üyesi’ olduğunu neye dayanarak iddia ediyor. Van Valiliği bir yargı makamı olmamasına rağmen nasıl yargı adına karar verebiliyor?

Van Valisi kimin valisidir? Halkın Valisi mi yoksa sadece Jandarma ve Polis’in birim amiri midir? Bunu bilmek istiyoruz.