İSHAK KARA - VANEKSPRES - VAN



10 binlerce insanın katıldığı miting Cumhuriyet Caddesi’nde yapıldı.  Türkiye’nin AKP döneminde çok ciddi sıkıntılar yaşadığına vurgu yapan Demirtaş, “Artık Türkiye’de değişimin zamanı gelmiştir” dedi.

                                                                                                                

Geçtiğimiz hafta AKP’nin adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın Van’da yaptığı miting sonrası gerginlikler çıkmıştı. Bugün Demirtaş’ın mitinginin ardından bir kez daha olaylar çıktı. Eylemciler Cumhuriyet Caddesi ve Sanat Sokağında elektirik direklerine asılan mobese kamareları direklerden indirirek kırarken polisler ise bir kez daha biber gazı ile eylemcilere müdahale etti.

 

HDP Eş Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, seçim çalışmaları kapsamında Van mitingini gerçekleştirdi. On binlerce kişinin katıldığı miting öncesi Vanlılar İkinisan, Akköprü ve Kadın Yaşam Merkezi binası önünde bir araya gelerek, 3 koldan miting alanına hareket etti.

Demirtaş'ın seçim otobüsü, 100 metrelik yolu yoğun ilgi ve izdihamdan dolayı bir saate yakın sürede alana gelebildi. Kent merkezinde yoğun güvenlik önlemlerinin yanı sıra havadan iki helikopterin tur atması da dikkat çekti.

Alanda büyük bir coşku ile karşılanan Demirtaş, atılan sloganlar nedeniyle uzun süre konuşmasına başlayamadı.

 

Demirtaş, geldikleri noktaya bin bir zahmetle, bedelle, yürütülen zorlu mücadele ile ulaştıklarını ifade etti. Artık yaraları sarmanın zamanın geldiğini ve çözümü hayata geçirme noktasında olduklarını dile getiren Demirtaş, "Bizler artık bu topraklarda Edirne'den Hakkari'ye kadar tüm ezilen halklar, sömürülen, inkar edilen, hakarete uğrayan halklar adına bir umut ışığı yaktık. Yeni yaşam teklifini sizler adına sunduk ve asla yanlış yapmadığımızı gördük. Sizin verdiğiniz talimat doğru bir talimattır. Bugüne dek ısrarla zulmün karşısında dik durmasaydık yeri geldiğinde menfaatler için boyun eğmeyi kabul etseydik, koltuk, çıkar uğruna mevzileri terk etseydik bugün Türkiye büyük bir umutla ayağa kalkmış olamayacaktı. Sizlerle ne kadar onur duysak azdır" dedi.

 

Gittikleri her yerde, görüştükleri her insanda bir yara gördüklerini ifade eden Demirtaş, "İyileştirmeyi bekleyen bir ülke haline geldik" dedi. Demokratik değişimin zamanının geldiğine vurgu yapan Demirtaş, "Nasıl bir hikaye uydurdular biliyoruz. Tek dil, ırka dayalı bir siyaset. Bu hikaye 90 yıldır bize anlatılıyor. Ve bu hikayeye herkes inanmak zorunda diyorlar. İnanmayanı bölücü, terörist, vatan haini diyorlar. Kabul etmeyeni dövüyorlar, katlediyorlar, içeri atıyorlar, işkenceden geçiriyorlar, faili meçhule kurban ediyorlar. Bu safsata ile yalanla Türkiye'nin yönetilemeyeceğini herkes anladıysa, biz yeni yaşamın hikayesini yazacağız. Bu yaşamda, Türk Türklüğü, Kürt Kürtlüğü ile var. Gürcü, Arap, Çerkez, Alevi, başörtülü kendi kimliği ile var. İşte biz bu hikayeyi artık hayata geçirmeye karar verdik" ifadelerini kullandı. Diğer cumhurbaşkanı adaylarının halen tek dil, tek ırk hikayesini anlattığını söyleyen Demirtaş, 10 Ağustos'ta yeni yaşamın onaylanacağı, hayata geçmeye başlayacağını belirtti ve "Aramıza duvarlar ördüler, birbirimizle buluşmayalım, halklar biraraya gelip birlikte mücadele etmesin diye oyunlar sahneye koydular. Artık duvarları aşmıyoruz, yıkıyoruz o duvarları. Mezheplerimiz, kimliklerimiz utanılacak bir durum değil. Biz neye inanmışsak, Allah bizi nasıl yaratmışsa elbette bunu yaşayacağız. Bunu sorgulamaya, yuhalatmaya kimsenin hakkı yoktur" dedi.

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve onun çevresindekilerin dışında ülkedeki herkesin korku içinde yaşadığını ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti: "İnsanlar kimliklerinden korkuyorlar. Artık sadece devletten değil, birbirinden korkar hale geldiler. Devlet başımızda, zulüm devleti, bizler yerde o devletin tebası gibi yaşayıp birbirimizden korkarak mı yaşayacağız, yoksa yeni bir yaşamı mı yaratacağız? Türkiye Cumhuriyeti tekçi, ırkçı olarak yola devam edemez artık. Kırılma noktasına geliyoruz. Bizim eşit, adil yaşam çağrısına direnenler sadece halklara zulüm getirecekler. Nerden biliyoruz? Suriye'den, Şengal'den oralarda yaşanan katliamlardan, vahşetlerden biliyoruz. İstiyorlar ki biz de aynı durumda olalım. Birbirimizi boğazlayalım istiyorlar. Ve birbirimize girersek IŞİD gibi örgütler Türkiye sınırında içeri girecekler. Sadece bir kıvılcım bekliyorlar. Kıvılcım çakarsa Türkiye'ye saldıracaklar."

 

Önümüzdeki seçenekler buysa çaresizlik içinde boynumuzun vurulmasını beklemeyeceğiz" vurgusu yapan Demirtaş, şunları söyledi: "Örgütlü, politik bir halkız. O halde şimdi yaraya neşter vurmanın zamanıdır. Kendi topraklarımızda demokratik örgütlülüğümüzü inşa etmeye başladık. Çankaya'da halkların koltuğu kimsenin malı değildir diyerek yola çıktık. Koltuk sevdalılarına sesleniyorum: Koltuk niye sizin malınızdır? Bu devlet kurulunca ölmeyen mi kaldı? Peki, bu devletin koltuğu neden halkların olamıyor. Niye Kürt'ün, Türk'ün, Laz'ın, Gürcü'nün, Ermeni'nin, Alevi'nin olamıyor da soyguncunun, gaspçının koltuğu olabiliyor. Kendilerinde nasıl bu hakkı görüyorlar. Nasıl devleti kendi malı mülkü gibi görüyor. Bu anlayış değişecek işte. Mesele bizim koltuğu kazanma meselemiz değil. Kim kazanırsa kazansın o koltukta rahat oturamayacak, rahat parmak sallayamayacak, katliam emri veremeyecek, para pul çalamayacak." Dedi.

Demirtaş’ın mitinginin ardından Van’da bir kez daha olaylar çıktı. Polisler eylemcilere biber gazı ile müdahale ederken eylemciler de polislere taşlarla karşılık verdi. Cumhuriyet Caddesi ve Sanat Sokağı’nda bulunan birçok esnaf yaşanan gerginlikler nedeniyle kepenk kapatırken Van’da bulunan turistlerin ise büyük bir korku ve panik yaşadığı gözlemlendi. Eylemciler ayrıca Cumhuriyet Caddesi ve Sanat Sokağı’nda bulunan üzerinde mobese kameralarında bulunduğu elektrik direklerini yıkarak kameraları kırdı. Gerginlik akşam saatlerinde son buldu.