Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yönelik sözlerini eleştirdi.  Babacan, "Erdoğan’ın çarşamba günkü o ifadelerinden sonra, Türkiye’de eğer siyasi şiddet olursa sokak şiddeti olursa, eğer herhangi bir partinin üst düzey yöneticisine herhangi bir partinin genel başkanına sokak ortasında saldırı olursa, bunun sorumlusu bizzat Erdoğan’ın kendisidir. Daha ne getireceksiniz başımıza? Artık bir soluklanın yeter" dedi. DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, Bursa'da partisinin il başkanlığı binasının açılışında konuştu.

"DAHA NE GETİRECEKSİNİZ BU ÜLKENİN BAŞINA?"

Babacan özetle şunları söyledi: "Rize’de yaşanan provokatif olaylar için 'ders verdiler' dedi. Daha da ileri gitti 'bunlar iyi günler' dedi. Devlet, vatandaşlarının güvenliğini sağlamakla sorumlu. Fakat öyle bir hale geldi ki memleket o devletin başındaki kişi yani Devlet Başkanı yani Cumhurbaşkanı siyasi rakibi gördüğü bir Genel Başkanı tehdit ediyor. ‘Bunlar daha iyi günler’ diyor. ‘Daha kötüsü gelecek’ demeye getiriyor. Sayın Erdoğan’ın çarşamba günkü o ifadelerinden sonra, Türkiye’de eğer siyasi şiddet olursa sokak şiddeti olursa, eğer herhangi bir partinin üst düzey yöneticisine herhangi bir partinin genel başkanına sokak ortasında saldırı olursa, bunun sorumlusu bizzat Sayın Erdoğan’ın kendisidir. Cumhurbaşkanı’nın kendisidir. Sayın Erdoğan bugünlerin neresi iyi? Daha neler gelecek bu ülkenin başına? Daha ne getireceksiniz bu ülkenin başına.

"ERDOĞAN'A SORUYORUM, BU MU İYİ GÜNLER?"

Biz bugünün tablosunu bir açıklayalım. Çete liderleri özel afla serbest bırakılıyor. O çete liderleri tüm muhalefet liderlerini, gazetecileri, aydınları alenen tehdit ediyor. Krizlerin ortağı Bahçeli çete liderini koruyup kolluyor, 'Dava arkadaşım' diyor. Mafyalar, illegal örgütlenmeler adeta bölge bölge ülkedeki suç alanlarını paylaşıyor.  Yurt dışına giden suç örgütü lideri, hani geçmişte Erdoğan’ın posterleriyle Rize’de mitingler yapan var ya ondan bahsediyoruz. Aynı kişi gidiyor şimdi, yurt dışından videolar yayınlıyor. Siyasetçilerin, bürokratların ve gazetecilerin içinde olduğu vahim iddialarda bulunuyor. Bütün bunlar yaşanırken vatandaşımız bir ekmek parasına muhtaç. Çiftçimiz kuraklıkla ve hayat pahalılığıyla tek başına mücadele vermeye çalışıyor. Esnafımız siftah yapamıyor. Kirasını ödeyemiyor. Evde tenceresini kaynamıyor. Artık aşısı olan bir hastalık Türkiye’de hala etkili ve kötü yönetim yüzünden aşı zamanında tedarik edilmediği için vatandaşlarımız ölüyor. Ülkenin durumu bu. Sayın Erdoğan, soruyorum size bu mu iyi günler? Daha ne getireceksiniz başımıza? Artık bir soluklanın yeter."

"ERDOĞAN HER ŞEYİ YAPIYOR AMA BU ÜLKENİN GERÇEK ANLAMDA CUMHURBAŞKANLIĞINI YAPMIYOR"

Ben Anayasa’yı açıyorum, Cumhurbaşkanı’nın yemin metnini okuyorum. Cumhurbaşkanı’nın yemin metnine bir bakın, bir de Sayın Erdoğan’ın bugün yaptıklarına bakın. Bugün Sayın Erdoğan her şeyi yapıyor, ama bu ülkenin gerçek anlamda Cumhurbaşkanlığını yapmıyor. Koltuğunun derdine düşmüş, bir partinin genel başkanı ne ise o reflekslerle hareket ediyor. Unutmasın bu millet onu Anayasa’ya göre Cumhurbaşkanı olarak 2018’de seçti. Görevinin son gününde kadar da Anayasa yemin metnine bağlı kalmak zorunda. O yemin metninin arkasında mı, değil mi? Onu bugün açıklasın söylesin."

 

Editör: TE Bilisim