İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Şırnak'ta Cudi Dağı'nda valilik ve belediye organizasyonuyla 2'nci Cudi Festivali'ne katıldı. 

Soylu, burada yaptığı konuşmada, "Bize tarihi ve medeniyetiyle ve geçmişimizle olan vuslatını anlatıyor. Cudi Dağı diyor ki; 'Ben bugün güzelim. Çünkü sevdiklerimle beraberim.' Diyor ki; 'Benim bana bırakılan emanetlere sahip çıkan bu nesle müteşekkirim. Nuh'un emanetine, ecdadımızın emanetine, medeniyet mirasına sahip çıkan bu millete, bu güzel insanlara müteşekkirim.’ Namazımızı kıldık, kurbanımızı kestik. Allah nasip edecek biraz sonra aşuremizi yiyeceğiz" ifadelerini kullandı.

"Tam 5 bin yıllık bir tarihi bugün yeniden ihya ediyorsunuz" diyen Soylu, "Geçen yılı ihya ettiniz. Ondan önceki yıl Allah'a çok şükürler olsun Kurban Bayramı'nda burada aynen bugün kıldığımız gibi bir bayram namazını eda ettik" şeklinde konuştu.

'GÜN OLUR BİZ GİDERİZ BAŞKA KARDEŞLERİMİZ GELİR'

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını getirdiğini dile getiren Soylu, "Burada hep birlikteyiz, burada olamayan ama kalbi burada olan, gönlü burada olan ve milletinin bir tekinin gözyaşında hicran içerisinde olan sevincinde mutlu olan kıymetli Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın kardeşlerine selamlarını, muhabbetlerini, sevgilerini getirdim. Biz sizin emrinize amadeyiz. Biz sizin hizmetkarınızız. Gün olur biz gideriz başka kardeşlerimiz gelir. Bilesiniz ki onların da adımlarının sahibi bellidir. Onların da yürüyeceği yol ve menzili bellidir. Biz Müslümanız. Elhamdülillah bu dünya bu kadardır. Esası olan ahirdir" dedi.

'TEZGAHLARI SİZ BOZDUNUZ'

Şırnaklılardan Kürtçeyle gurur duymasını isteyen Süleyman Soylu, şunları söyledi:

"Hiçbir zaman hiçbiriniz ve hiçbiriniz aklımızdan peygamber efendimizin bütün insanlığa emanet bıraktığı ve veda ettiği Veda Hutbesi'ndeki söyledikleri aklınızdan hiçbir zaman çıkmasın. Dilimiz, rengimiz, etnik kökenimiz bunların hiçbirisinin birbirimizi ayırt edecek bir gücü söz konusu değildir. Bizi ancak Allah karşısında ona olan kulluğumuzla takvamız kurtaracaktır. Günlük birtakım kelimelerin, cümle oyunlarının esareti içerisinde olmayın, olmayalım. Kıymetli hemşehrilerim; dilinizle, Kürtlüğünüzle ve Müslümanlığınızla gurur duyun. Bu büyük medeniyetle gurur duyun. Buradan şuradaki oturuşunuzla hal dilinizle öyle şeyler anlatıyor ve söylüyorsunuz ki; geleceğe büyük bir miras bırakıyorsunuz. Kural oyununu ve tezgahları siz bozdunuz. Huzur yolculuğunuz, hayırlı ve uğurlu olsun.

İşimiz bitmedi. Çok daha işimiz var. Buradan benlik olarak söylüyor değilim. İşimiz varken bizden bu emanetleri alacak arkadaşlarımız içinde söylüyorum. Huzuru Diyarbakır'a, huzura Ağrı Dağı'na, huzuru Tendürek’e, huzuru evet Hakuk'tan Avaşin Basyan’a kadar huzuru Şam’a, huzuru Tahran’a, huzuru Bağdat'a, huzuru Yemen'e, huzuru Libya'ya, huzuru Balkanlar’a, Orta Doğu'ya ve ta Kafkasya'ya getirmek bizim sorumluluğumuzdur.”

Editör: TE Bilisim