VanHaber - Anayasadaki “Temelli kapatılan bir parti bir diğer isim altında kurulamaz” kararının güçlendirilmesine ait değişiklik gündemde.

HDP’nin kapatılmasını gündemden düşürmeyen iktidar bloku, şimdi de “partinin kapatılması ve yeni siyasi yasaklar üzerine” çalışıyor. Mevcut anayasanın 14. maddesinde yer alan ‘Temelli kapatılan bir parti bir başka ad altında kurulamaz’ hükmünün güçlendirilmesine ilişkin geçici maddeler eklemeyi” tartışan iktidar, hükmün çok açık olmasına karşın “bugüne kadar kapatılan partilerin başka ad altında yeniden açıldığına” dikkat çekiyor. İktidar kanadı, söz konusu düzenlemeyi masaya getirerek, muhalefete de “Tarafını seç” kozunu gösterecek.

Selda Güneysu'nun Cumhuriyet'te yer alan haberine göre, mevcut anayasadaki 14. maddede “Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz” hükmü yer alıyor. İktidar, HDP’nin yürüttüğü siyasetin “Başlı başına bu maddeye aykırılık teşkil ettiğini” ve yine anayasada “Partilerin kapatılmasına yönelik kriterlerin yer aldığı 68. ve 69. maddelerin de bir partinin başka bir adla yeniden kurulmasının önüne geçemediğini” savunuyor.

Bu nedenle iktidar, anayasada yer alan “Bir siyasi partinin temelli kapatılmasına beyan veya faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, Anayasa Mahkemesi’nin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmi Gazete’de gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak beş yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamazlar” hükmünde değişiklik öngören “geçici bir maddenin anayasaya eklenebileceğini” konuşuyor. Buna göre “söz konusu hüküm üzerinde yapılacak değişiklik, 5 yıl sürenin ‘ömür boyu men’ şeklinde olabileceği” ifade ediliyor. Ayrıca iktidarın, 2016’da olduğu gibi milletvekili dokunulmazlıklarının “anayasaya geçici bir madde eklenmesiyle kaldırılmasının da aynı anayasa değişikliği paketinde gelebileceğini düşündüğüne” işaret ediliyor.

‘BATASUNA’ ÖRNEĞİ

İktidar cephesi, İspanyol parlamentosunun 2002’de Batasuna Partisi’ne yönelik aldığı kararı da anımsatıyor. İspanyol parlamentosunda siyasi partiler ile ilgili yasanın kabul edildiği ve bu yasada “demokrasi ve anayasal değerlere açıkça aykırı düşen eylemlerin odak noktası olan siyasi partilerin tamamen kapatılması yönünde karar alındığına” atıfta bulunularak 2003’te Bask bölgesinde faaliyet gösteren Batasuna Partisi’nin de bu yasa hükümleri gereğince İspanyol Yüksek Mahkemesi’nce kapatıldığına işaret ediliyor. Partinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yaptığı başvurunun da reddedildiğine dikkat çekiliyor.

‘MUHALEFET SIKIŞACAK’

İktidarın, böyle bir düzenlemeyi “altyapısını tam anlamıyla oluşturduktan sonra Meclis’e getirmeyi” düşündüğü konuşulurken bu durumun muhalefeti seçmen karşısında sıkıştıracağı hatta Millet İttifakı’nda çatlak yaratabileceği de düşünülüyor. İktidar kaynakları, muhalefetin, “böyle bir düzenleme karşısında takınacağı tavrı, seçmenlere de açıklaması gerektiği” vurguluyor.

Editör: TE Bilisim