Kaçakçıların 800 TL karşılığında Van’a getirdiği Afgan göçmenler, Sputnik’e konuştu. “ Türkiye’de sığınmacılara daha iyi davranıldığını söylediler, çalışmak için geldik” diyen Afgan göçmenler, günlerce aç ve susuz kaldıklarını belirtti. Grup “İstanbul, Ankara ve Yunanistan’a ulaşmak isteyenler bu yolda onları nelerin beklediğini bilmiyor” diyor.

ABD’nin Afganistan’ı işgalinden sonra geri çekilmesi ve Taliban’ın ilerleyişi ile birlikte Afganistan’da yaşanan yoğun göçün Türkiye’ye yansımaları sürüyor. 2001 yılında göç eden 8 milyon Afgan, daha önce Pakistan ve İran'ı tercih ederken, yeniden başlayan göç dalgasının bu seferki durağı Türkiye oldu.

Suriye’den gelen yoğun göçün ardından Afgan göçmenlerin de Türkiye’ye gelişiyle birlikte düzensiz göçmen sayısında ciddi bir artış yaşandı. İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre bu yıl 5 Ağustos tarihine kadar Afganistan’dan gelen ve yakalanan düzensiz göçmen sayısı 32 bin 727 oldu. Taliban'ın silah altına alma dayatması karşısında kaçan Afganların yaşları 13 ile 25 arasında değişiyor.

Alınan tedbirler karşısında kaçakçılar da güzergahları sık sık değiştiriyor. Sputnik Türkiye, Van’da Afgan göçü ve göçmenlerin yaşadıklarını araştırdı.

Kaçakçılara yönelik operasyonların ardından geçiş güzergahları ve yöntemler değişti

Afgan mültecilerin Türkiye’ye girişi Van, Ağrı ve Hakkari gibi illerin sınır köylerinden gerçekleşiyor. İran'ın Khoy, Selmas ve Urmiye kentlerine bağlı köylerden Van'ın Başkale, Özalp, Çaldıran ve Saray ilçelerine bağlı sınır köylerinden gerçekleşen göçlerde yoğun bir artış göze çarpıyor. Daha önce kent merkezleri, otogar ve şehirler arası yolda yüzlerce Afgan göçmeni bulmak mümkündü. Ancak göç dalgası ile ilgili ortaya çıkan videoların ardından önlemler artırıldı. Şehir merkezinde göçmen görüntüsü neredeyse yok denecek kadar azaldı, ancak geçişler devam ediyor.

Göçmenlerin getirildiği mahallelerde bulunan, kaçakçılara ait yapılar yıkılıyor ve yakalanan Afganlar gözaltına alınarak İran sınırına geri bırakılıyor. Bırakılan Afganlar bu kez farklı yollarla tekrar sınırı geçiyor. Afgan göçmenlere ve onları getiren kaçakçılara yönelik operasyonların ardından geçiş güzergahları ve yöntemler de değişti. Daha önce şehir merkezi ve yollarda yoğun şekilde görülen göçmenler, bu kez kenar mahallelerde kaçakçılara ait noktalarda bekletiliyor.

Paraları biten göçmenler, İstanbul, Ankara diye Van ve Tatvan’da dağ başına bırakılıyor

Göçmenleri sınırdan geçiren kaçakçılar göçmenin cebindeki paraya göre ücretlendirme yapıyor. Göçmenlerin Afganistan’dan Türkiye’ye kadar gelmeleri 1000-1500 dolar tutuyor. Kaçakçılar bir göçmeni en az 400 TL karşılığında sınırdan geçirip köye getiriyor. Köyden Van merkeze de kişi başı en az 400 TL alıyor. Daha önce minibüslerle yapılan geçişler, önlemlerin artırılması ile birlikte genellikle dağ yolları tercih ediliyor. Kaçakçılar, getirdikleri göçmenlerin cebindeki son parayı alıncaya kadar bir noktadan başka bir noktaya getirip götürüyor.

Parası biten göçmenler genellikle Ankara, İstanbul diye Van veya Tatvan’da dağ başına bırakılıyor. Cebinde parası kalmayan göçmenler günlerce aç susuz kalıyor. Kimi zaman yerel halk yiyecek ve içecek veriyor. Zor durumda kalan göçmenler günlük işlerde düşük ücretlerle çalıştırılıyor. Van’dan çıkmayı başaran göçmenler ise Tatvan üzerinden Diyarbakır’a kadar gidebiliyor. Afgan göçmenler yollardaki kontrol noktalarına yakalanmamak için dağ yollarından önce Tatvan’a ardından Diyarbakır’a gidiyor. Burada da kaçakçılar tarafından İstanbul ve Ankara gibi illere götürülüyor.

20 kişilik Afgan göçmen grup, Sputnik’e konuştu

Van’ın Hacıbekir Mahallesi’nin üst taraflarında dağınık şekilde bir grup Afgan göçmen göze çarpıyor. Kent merkezinde alınan önlemler nedeniyle gözaltına alınma korkusu yaşayan bazı göçmenler hızla kaçıyor. Yüksek bir tepede aç ve susuz bekleyen 20 kişilik bir göçmen grubu kaçakçılardan gelecek su ve yiyeceği bekliyor. Sputnik’e konuşan Afgan göçmenlerden biri 15-20 gündür burada olduklarını söylüyor. Savaştan kaçtığını söyleyen Afgan göçmen “Uzun yıllar Afganistan’daydım. Maalesef savaş ve şiddet olayları vardı, İran’a kaçıp sığındım. Bir süre İran’da kaldım ama orada çalışma hakkımız yoktu. Telefon kullanabilmek için bir SIM kartını bile alamıyorduk, SIM kart alma hakkımız yoktu” diye anlattı.

‘Vallahi boş verin, bilseydim değil bu yolu geçmek, kıpırdamazdım bile’

Türkiye’de sığınmacılara iyi davranıldığını düşündükleri için Türkiye’ye geldiklerini söyleyen Afgan göçmen, yol boyunca yaşadıkları zorluklar nedeniyle geldiklerine pişman olduğunu söylüyor. Afgan göçmen şöyle devam ediyor:

“Türkiye’ye geldik, ama Türkiye’ye ulaşmanın bu kadar zor olduğunu bilmiyorduk. Bu yolda hangi zorlukların, tehlikenin, açlığın, susuzluğun olduğunu bir Allah biliyor. Vallahi boş verin, bilseydim değil bu yolu geçmek, kıpırdamazdım bile. Afganistan’da ölmeyi tercih ederdim. Bu yoldan geçip Türkiye’ye, İstanbul, Ankara ve oradan da Yunanistan’a ulaşmak isteyenler bu yolda onları nelerin beklediğini bilmiyorlar. Belki ölürler veya hayatta kalırlar, aç susuz kalırlar. Vallahi, dikenli tel birinin karnını kesiyordu, ayağını, hatta boğazını kesti ama Tanrı onun hayatta kalmasını istemiş. Vallahi bu yolda bu türden sorun çok. Yaklaşık 15-20 gündür burada bulunuyoruz, oradan buraya çok koştuk. Para mı? Biraz para vardı, sınırda bitti. Onlar kendileri bize yiyecek içecek veriyor ama çok değil, çok az. Açlıktan ölmeyecek kadar veriyorlar.”

‘Çalışmak için geldim, mecbur kaldık’

Grupta bulunan başka bir Afgan göçmen de göç nedenini ve yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Ben Afganistan’danım. 16 yıl Afganistan’da okudum, işsizim. İş bulamıyorum, savaş var, birbirlerini öldürüyorlar. 3 yıl boyunca işsiz kaldım, şimdi buraya geldim. Çalışmak için buraya geldim. Burada da izin vermiyorlar. Polisler bizi her yerde kovalıyor. Bizi yakalarlarsa geri sınıra götürecekler, orada da hırsızlar bizi ya alıyor ya da dövüyor. Afganistan’da her şey kötü, her yer savaş, Taliban’dan dolayı buraya gelmek zorunda kaldım. Çalışmak için geldim, mecbur kaldık. Okusam da Afganistan’da iş bulmak mümkün değil, biz işsiziz.”

‘1 aydır yoldayız, yemek yok, açız, su yok hiçbir şey yok’

Göçmen grup içinde az da olsa Türkçe bilenler var. Türkçe konuşan bir göçmen savaştan kaçtığını söylüyor. İstanbul’a giderek çalışmak istediğini söyleyen göçmen “İstanbul’a gideceğim. İstanbul’da iş bulup çalışacağım. Annem ve babam Afganistan’dadır. İstanbul’da çalışınca onlara para göndereceğim. Afganistan’dan buraya gelmek için 1 aydır yoldayız. Yemek yok, açız. Su yok hiçbir şey yok” şeklinde konuştu.

Göç güzergahı üzerinde tarlası olan çiftçi: Her gün 300 kişi gelip buradan geçiyor, tarlamı da yol yapmışlar

Göçmenlerin geçiş yollarında ekinleri bulunan köylüler durumdan şikayetçi. Yoğun geçişler nedeniyle ekinlerinin zarar gördüğünü söyleyen Arafat Sırma adlı çiftçi “Millet onları kandırıp ‘gelin sizi Avrupa’ya götürelim orada size maaş verecekler’ deyip buraya getiriyorlar. Hepsini getirip burada perişan ediyorlar. Tarlamızı da mahvettiler. Her gün 300 kişi gelip geçiyor buradan. Her taraftan gruplar halinde gelip buradan geçiyorlar. Yazıktır ya. Her sene öyleydi ama bu sene çok fazla oldu. Tarlamı da yol yapmışlar üstünden gelip geçiyorlar. Ekinler kırıldığı için biçemiyoruz da” şeklinde konuştu.

Kaynak: Sputnik

Editör: TE Bilisim