VanHaber - AKP-MHP bloğunun oluşturduğu Cumhur İttifakı 1990’lı yılları aratmayan güvenlikçi politikalar uyguluyor. Olası seçimde yüzde 50’yi bulamayacağı ve giderek oy kaybettiği belirtilen iktidar bloğunun hedefinde ise Halkların Demokratik Partisi (HDP) var. 

AKP'nin muhalefet partilerini HDP üzerinden dizayn etme çabasını MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin “HDP kapatılsın” çağrısı izledi. Ancak AKP’nin parti kapatma konusunda nasıl adım atacağı hâlâ tartışma konusu. HDP'nin kapatılması AKP’ye destek veren Kürt seçmeni küstürebilir. Kapatma tartışmalarının odağına konulan HDP aynı zamanda gözaltı ve tutuklamalarla karşı karşıya. HDP’ye yönelik bu baskıların Kürt seçmeni nasıl etkilediği merak konusu oldu.   

10 İL 15 İLÇEDE SAHA ARAŞTIRMASI

Diyarbakır merkezli Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi; Diyarbakır, Mardin, Van ve Urfa başta olmak üzere bölgede 10 il ve 15 ilçede saha araştırması yaptı. Bölge kentlerinde yüz yüze yapılan saha araştırmasında HDP’ye yönelik baskılar, iktidar bloğunun kullandığı dil ve uygulanan güvenlikçi politikaların Kürt seçmene nasıl yansıdığı sorusuna cevap arandı. 

Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi Koordinatörü Yüksel Genç, yaptıkları çalışmaya ilişkin Artı Gerçek’in sorularını yanıtladı. '

GÜVENLİKÇİ POLİTİKALAR AKP’YE OY KAYBETTİRİYOR'

İktidar HDP’nin kapatılmasını gündemde tutarak, muhalefeti de bunun üzerinden hizada tutmaya çalışıyor. AKP’nin MHP ile yan yana durması, HDP’ye yönelik söylemler Kürt seçmende nasıl karşılık buluyor? Bu tür kamplaştırıcı ve hizaya çekici politikalar Kürt seçmenin AKP-MHP blokundan uzaklaşmasını hızlandırıyor. Zira son yaptığımız çalışmaya göre Bölge illerinde AKP’nin yaklaşık 8 puan oy kaybettiğini tespit ettik. Ve emin olun bu kayıpta, ilgili bloğun germe politikaları, güvenlikçi politikaları başat rol oynuyor. Yine en son yaptığımız saha çalışmasına göre yüzde 63,4’lük  bir kesim “Gerilim/Güvenlikçi Politikalardan” olumsuz etkilendiklerini ifade etmiştir. Bu politikalardan olumlu etkilendiğini düşünenlerin oranı toplamda yüzde 11,1!

'İKTİDARIN KUTUPLAŞTIRICI DİLİ HDP SEÇMENİNİ HDP’DE DAHA ÇOK KONSOLİDE EDİYOR'

Öte yandan AKP-MHP ittifakının kurduğu totaliter merkeziyetçi ve milliyetçi dil bölge seçmeninde ciddi kaygı uyandırıyor. Kürt sorununu çözebilecek parti olarak artık AKP’yi kodlamaktan vazgeçmeye başlıyor. Sadece Kürt sorunun da değil genel olarak ülke sorunlarını çözücü öncelikli parti olarak kodlayanların oranında hızlı düşüş var. Öte yandan mevcut siyasi partileri sorun çözebilecek güç olarak görmediğini dile getirenlerin oranı giderek büyüyor. Son çalışmamızda bu oran yüzde 12,6. Yine yüzde16,4’ü “Kararsızım” diyor. Öte yandan iktidarın kutuplaştırıcı ve dışlayıcı dili HDP seçmenini HDP’de daha çok konsolide ederken, bir grup kararsızın yönünün de HDP’ye dönmesine yol açıyor. Zira en az geçişken seçmeni HDP seçmeni oluşturuyor. Kaldı ki HDP seçmeni oldukça stabil durumda.

'AKP, İYİ PARTİ VE SAADET'TEN DEVA PARTİSİNE KAYIŞ VAR'

Kürt seçmen bölge kentlerinde iki partiye destek veriyor. HDP’nin birinci olduğu kentlerde AKP ikinci parti oluyor. En son seçimleri göz önüne aldığımızda sahada nasıl bir fotoğraf var? Sahada hâlâ iki parti öne çıkıyor; biri HDP diğeri AKP. Ancak son araştırmaya göre HDP seçmen oranını korurken, AKP ciddi bir seçmen kaybına (8 puan kadar) uğramış görünüyor. Bu önemli. Durum böyle sürerse artık fotoğrafa yeni partilerden biri daha eklenebilir doğrusu. Zira sahada Deva Partisi'ne yönelik bir ilginin de gelişmeye başladığını söylemek gerekiyor. Özellikle sırasıyla Saadet, İYİ Parti ve AKP’den Deva Partisi'ne bir kayış olduğu görülüyor. Yine AKP’den kopan ya da kararsızlaşan hatırı sayılır bir kesim için Deva Partisi, bir adres gibi görünüyor.

'BÖLGEDE AKP, HIZLA ERİYEN BİR PARTİ GÖRÜNÜMÜNDE'

Güvenlikçi politikalar ve MHP ile kurduğu ittifakın Kürt seçmenin AKP’ye desteğini çektiğine ilişkin yorumlar var. AKP Kürt seçmeni kaybediyor mu? En son durum nedir? Az önce de söyledim; bölge seçmeni güvenlikçi politikalardan olumsuz etkileniyor, Yine MHP ile kurulan milliyetçi ittifakta AKP’ye karşı güvensizleştiriyor. AKP’ye oy verecek seçmen oranındaki düşüş de bunu gösteriyor. Hâlâ İkinci parti gibi görünse de bölgede hızla ve en çok eriyen parti görünümünde AKP.

  'BABACAN VE EKİBİNE DÖNÜK BEKLENTİ VAR'

AKP’de önemli görevler üstlenen Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu iki ayrı parti kurdu. AKP’den çıkan bu iki parti Kürt seçmende nasıl karşılık buluyor? Hem Gelecek, hem Deva Partisi'ni izleyen, takip eden anlamak isteyen bir seçmen kitlesi olmakla birlikte bölgede Davutoğlu’nun Başbakanlığı dönemindeki politikalarının da etkisiyle Gelecek Partisi'ne ilgi Deva’ya oranla daha sınırlı. Davutoğlu’nun özellikle 2015-2016 sürecindeki sorumlulukları açısından bölge seçmeni için kapanmamış bir durum var, bir tepki var. Öte yandan ekonomik kriz ve işsizlik açık ara bölgede en önemli güncel sorun. Ve insanlar bu konuya ilişkin hangi parti etkili politikalar önerirse oraya kayma eğiliminde. Tam da bu konuda Babacan ve ekibine dönük bir beklenti öne çıkıyor. Doğrusu Deva Partisi'ne kayması muhtemel seçmen oranı çok daha fazla olacak gibi görünüyor.

'KÜRT SEÇMEN İTTİFAKIN AÇIK VE İLKELERE DAYANMASINI İSTİYOR'

HDP konusunda muhalefetin ürkek bir tavrı var. Yan yana görünmekten kaçınıyor. Kürt seçmen muhalefetin bu tutumunu nasıl görüyor? Ana muhalefet ve genel olarak muhalefetin HDP’yi konumlandırdığı yere karşı, bölge seçmeninin açıkça itirazları var. Seçmen, muhalefetin iktidar bloğunun oyununa geldiğini, Kürt meselesi ve HDP söz konusu olduğunda devletçi eski refleksleri terk etmediğini düşünüyor. Sahada “hepsi aynı” söylemini çokça duyuyoruz örneğin. Muhalefetin milliyetçi propagandanın çokça yedeğine düşmesine tepki gösteriyorlar. O nedenle CHP ve Millet İttifakına sunulan destekleri bir kesim sorguluyor. Ağırlıklı bir kesim ise olası ittifakın, açık ve kimi ilkelere dayanması halinde yürütülmesini istiyor. 

 

Editör: TE Bilisim