VanEkspres - Kalemlerimizle biz buradayız" açıklaması yaptı. Van'da da çok sayıda kitle örgütü tarafından yapılan ortak açıklamayla, kayyım ataması 'darbe' olarak nitelendirildi.

HDP’li belediye başkanlarının görevden alınması, bugün de düzenlenen eylem ve açıklamalarla protesto edildi. OHAL KHK’leriyle elde edilen güçle hareket eden siyasi iktidarın, yargı dahil devletin tüm kurumlarını tahakkümü altına aldığı belirtilen açıklamalarda, demokrasi mücadelesinin yükseltilmesi çağrısı yapıldı.

Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), halkın her geçen gün daha fazla yoksulluğa ve eğitimsizliğe mahkum edildiğini belirterek, “İktidarın iddia ettiği gibi bu ülkenin ‘beka’ sorunu varsa bu iktidarın amentü gibi bellediği, neoliberal ve zengini daha zengin eden ekonomik politikalar, ülkenin emekçisini, üreticisini üretimden kopararak ülkeyi dışarıdan gelecek paralara, dövize mahkûm eden siyasetten kaynaklanıyor. İktidar; bu gerçekleri topluma anlatmaya çalışan muhalif yapı ve bireyleri de yönelttiği faşizan baskılarla susturmaya, gerçekleri gözlerden kaçırmaya, gizlemeye uğraşıyor” açıklamasını yaptı.

Bu nedenle, henüz dört ay önce devletin denetim organlarından geçerek aday olabilen ve yüksek oy yüzdesiyle seçimi kazanan belediye başkanlarının ‘teröre hizmet ettikleri’ gerekçesiyle görevden alınmalarının temelsiz bir iddia olduğu vurgulanan açıklamada, şöyle denildi: “Ülkeyi yöneten antidemokratik koalisyonun ortaklarının yalanlarına insanlarımız teslim olmayacaktır. Ne yaparlarsa yapsınlar topluma gerçekleri anlatmaya çalışacak insanlar, vicdanlar susturulamayacaktır. Kalemlerimizle biz buradayız…”

VAN’DA ORTAK AÇIKLAMA

Van’da ise sendikalar, odalar ve meslek örgütleri ortak bir açıklamayla, belediye başkanlarının görevden alınmasını protesto etti. “Kayyım kararı seçmenin tercihine, halkın iradesine, sandığa, demokrasiye karşı açıkça yapılmış bir darbedir” denilen açıklamada, “Seçimden önce hakkında var olan soruşturma ve kovuşturma dosyaları gerekçe gösterilerek bir belediye başkanı görevden alınamaz. Kanun, terör örgütlerine yardım ve yataklık yapılması durumunda görevden uzaklaştırmayı hüküm altına almıştır. Ancak hiçbir başkan ile ilgili olarak böylesi bir tespiti içeren Sayıştay denetim raporu olmadığı gibi böylesi bir iddia dahi yoktur. Öte yandan, anayasaya göre ‘suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.’ Fakat bu anayasal hüküm ihlal edilerek, atanmış bakan tarafından 31 Mart yerel seçimlerinden önceki ‘seçilirlerse kayyım atarız’ söylemi hayata geçirilmiştir. Demokrasi açısından korkunç olarak ifade edebileceğimiz bu söylemleri hatırladığımızda, kayyım kararının gerekçesinin hukuki değil siyasi olduğu da açıkça görülmektedir” denildi.

Halk iradesinin son üç yıl içerisinde ikinci kez gasp edildiği ifade edilerek, şu çağrı yapıldı: “OHAL KHK’ları ile elde edilen güçle hareket eden siyasi iktidar, yargı dahil devletin tüm kurumlarını tahakkümü altına almıştır. Alınan kararlar keyfi olup kamu yararı ile hiçbir ilgisi yoktur. Dehşet verici olan ise bu kararları denetleyecek bağımsız ve tarafsız bir yargının olmayışıdır. Anayasal suç işleyenlere karşı anayasaya sadık, kanunları herkese eşit şekilde uygulayan cumhuriyet savcılarını derhal göreve çağırıyoruz. Ancak harekete geçecek savcıya da hakime de aynı gün kayyım atayacaklarının bilincindeyiz. Böylesi bir sistem sürdürülemez. Fiili olarak devam eden OHAL’den dönüş yapılmalı ve yasalaştırılan OHAL KHK’leri iptal edilmelidir. Derhal demokrasiye ve hukuka dönüş yapılmalıdır. Demokrasi rayından çıkan sistem, ivedilikle hukuk devleti zeminine tekrar oturtulmalıdır. ‘Darbe’ kararları kaldırılarak, Belediye Başkanları derhal görevlerine iade edilmelidir. Bu darbe yalnızca Van, Mardin ve Diyarbakır’a değil tüm Türkiye’ye yapılmıştır. Demokrasiye karşı yapılan bu darbenin karşısında duracağımızı ve sonuna kadar mücadele edeceğimizi açıkça ifade ediyor ve tüm Türkiye’nin bu darbeye karşı tepki göstermesi istiyoruz.” GazeteDuvar

Editör: TE Bilisim