Nereye?

Bu telâşe de neyin nesi?

Diyeceksin ki mahşer günü.

Diyeceksin ki kıtlık-kıran başlayacak.

Ya sabır... ya sabır… ya sabır...

Bir de kalkmış "Bayramı zehir etmeyin" diyorlar.

Valla görünen o ki, bayram zehir zıkkım olacak.

Cehaletin bu kadarına da 'YUH' yani.

Adam ,"taziye kurmayın " diyor, efendiler dinlemiyor.

(Sonuçları ortada!)..

"Sosyal mesafeye dikkat " deniliyor, millet sanki beytullah da tavafa gitmiş gibi adeta birbirlerinin sırtında yürüyor.

Dini imanı para olan, tüketim holdingleri, ciro artsın diye kural kaide tanımıyor.

Ağır abiler maske takmayı ayıp görüyor.

Vallahi bir yolunu bulsalar, yüzlerce kişinin halaya durduğu düğünler dahi yapacaklar.

Eeee... gel de 'bayram zehir olmasın!!"

Valla zehir de olur zıkkım da olur.

Biz birkaç kişi evde kalsak kaç yazar!

Eyyyy karar mercii olanlar

Sayın bakan.

Sayın vali.

Sayın bilim kurulu üyeleri.

Elbette ki, samimiyet ve tedirginliğinizden yana şüphemiz yoktur.

Hepimiz gibi kaygılı olduğunuzu da biliyoruz.

Lakin mutlak ve mutlak bir yerde yanlış yapıyoruz.

Söz konusu olan yaşamdır.

Ölümün telafisi mümkün değil.

Bu ülkenin ekonomisini dibe vurmasına pahasına, covid ile mücadele edilirken, tüm imkanlar seferber edilir iken, bu gevşetme doğru değil.

Kimse kusura bakmasın ama, kent sokak ve caddelerini dolduran bu vurdumduymaz kalabalıklar, sadece kendilerini değil, tüm kenti felakete sürüklüyorlar.

Bunlar olayın ciddiyetinin farkında değil.

Acilen ek ve radikal tedbirler alınmalı.

10-15 gün daha evde kalsak ölmeyiz ya...

Açlıktan gebermeyiz ya..

Vallahi bu gidişat hayra alamet değil.

Özellikle de Van işi çok abarttı.

Tüm ülke bu ağır süreçten kurtulsa dahi Van daha çok bucalar.

İnanmıyorsanız kendiniz çıkın görün.

Bu cehalet KARA BAYRAM’IN habercisidir.