Adalet Bakanı ,"Bırakın Adalet yerini bulsun isterse kıyamet kopsun"...

Bu cümleden sonra alevler aniden yükseldi.

Sonrasında, Selahattin Demirtaş' in tahliye edilmesine vurgu yapan Bülent Arınç'ın "10 SENE SONRA 'PARDON' DENECEKSE BU ADALET Mİ ALLAH AŞKINA?”

Demesiyle alevler daha da yayıldı.

Sahneye fırlayan felâket telalleri bar bar bağırıyor.

Bir cenah "Vatan elden gidiyor”, bir diğeri "Kürtler yeni bir tuzak"....

Fakat dikkat ederseniz itirazlar sadece bunlarla kalmıyor..

Her iki tarafın taşeronları ve bu taşeronların itirazından nemalanan kenarda köşede kalan diğer yapılar da aynı perden çalıyor.

Anlayacağınız tuzu kuru tüm taraflar cümbür cemaat herkes ayağa kalktı.

Yıllardır Ak Parti sırtında kambur gibi duranlar, Kürtler içindeki Ali kıran baş kesenler, Kemalistler, Devlet içinde palazlanan derin yapılar, ülkücüler, Saadetçiler, din maskesi takan ikiyüzlüler.

Yani Türkiye halklarının barış niyetinden rahatsız olan her kim varsa an itibarıyla aynı koruda yerini almış durumda.

Yani tek cümle ile Dolmabahçe, Oslo, Habur süreçlerini hazmedemeyen hazımsızlar.

Sözün özcesi 'TUZU KURU 'olanlar!

Baksanıza hele... Baksanıza...

Daha ortada ful yok yumurta yok, ne olacağı belli olmayan, açıklamaların nereye varacağı muallak iken, ranttan ve kandan beslenenlerin içine düştüğü telaşa bakin!

Kan sülüğü misali, emip emip şişenler ,"bu söylem Reis'e yönelik komplodur... Bu bir iç ihanettir kabul edilemez" diyor.

Sözüm ona kimi Demirtaş sevdalıları "Bu söylem, Kürtleri yeniden imha planın söylemidir. Ödenen bu kadar bedelden sonra bu söylem inandırıcı değil.. Dişe diş, başa baş savaşa devam" naraları atıyorlar.

Yıllardır bu ülkede siyasi alanda yeteri kabulü görmeyen partiler ve yapılar ise bıyık altında gülüp ateşe durmadan benzin döküyorlar.

Nede olsa kaos ve sisli hava Kurdun faydasınadır ya.

KOYUN CAN DERDİNDE KASAP ET DERDİNDE

Kusura bakmayın, ama aynen böyle...

Ne zaman ki bu ülkede, sadece ve sadece INSAN merkezli bir söylem dinlendirilmiş ise kasap bıçağı eline almış 'ET DERDİNDE OLANLAR ‘sahneye çıkmıştır.

Malûm kargalar misali...

Ohoooo ne ala!!!

Milletin çocuğu ölsün sen nara at.

Milletin anası ağlasın sen kürsülerde nutuk at.

Zaten geçmişte de hep böyle olmadı mi???

El insaf... El insaf...

Bırakın insanlar bir nefes alsın.

Bırakın geçmişi sorgulayıp suçlu, suçsuz aramayı.

Eğer ki samimi iseniz, önce iğneyi kendinize sonra çuvaldızı başkasına batırın.

Geçmişin kanlı tarihçesinde hepimizin ama hepimizin payı var.

Kimse masum değil.

Ha yok eğer ısrarla "Biz bu yola baş koyduk, leş bir yana, baş bir yana !!"

Diyenlerdenseniz, bilin ki bu halklar nezdinde karşılığınız yoktur..

Varın birbirinizi boğazlayın bırakın bu halklar bir nefes alsın.

Emin olun ki, ne şuan bu söylemlere itiraz eden Ak parti içindeki 'menfaat odaklı zihniyetler ' ne de sözumona  Demirtaş'ı kalkan yapan taşeron anlayışların, halkların kardeşliği temelinde bir samimiyetleri yoktur.

Bugün buradalar yârin başka yerdeler.

Gerçi sözü biraz uzattım bağışlayın, bir iki noktaya daha dikkat çekerek makalemi sonlandıracağım.

Mesela şimdi, HDP geleneğinde gelen Metiner ve benzerlerinin, Recep Tayyip Erdoğan hayrına samimi bir duruş sergileyebilmesi inandırıcı mi!!

Ya peki, Dersim tecrübesi olan CHP'nin, Madımak sicili olan Karamollaoglu'nun, beyaz Toroslar döneminde içişleri bakanı olan Akşener'in Kürtler adına samimi olabileceğine inanır misiniz?

Eğer ki cevabınız "EVET" ise xére bazara xwe bibinin!!!

Yok, eğer cevabınız 'HAYIR ' ise yeni bir barış olasılığına bir şans verin.

Emin olun ki bu topraklar dışında gidecek yerimiz yok.

Varın gerisini siz düşünün...