VANEKSPRES - Hayatın olağan akışı bunu gerektiriyor.
İtirazım yok.
"Herkes zengin olacak, makam mevkii sahibi olacak" diye bir kaide yok.
Lakin...
Kimi zaman bu hiyerarşik düzende makas öylesine orantısız açılıyor ki 'YUH' demek dahi kifayetsiz kalıyor.
Sayın Okurlar.
Bakınız..
İki üç gün öncesinde yaşadığımız bu şehirde bir kardeşimiz, sokakta donarak hayata veda etti.
Hele bak bu trajediye...
Ölüm sebebine bak!!!
"Bir milyon nüfusu olan kentte, bir vatandaş kentin orta yerinde donarak ölüyor"
Peki bundan daha utanç verici bir şey olabilir mi?
34 yaşında bir genç, çoluk çocuğunun nafakasını çıkarmak için katı atık toplarken yorgunluktan uyuya kalıyor ve o sokakta can veriyor.
Eyyy kentin muktedirleri...
Böylesi bir trajediyi kaderle ilişkilendirebilirsiniz.
Haydi buna da 'eyvallah'..
Anca Mevlüt DAYAN olayı ne ilk ne de son olacak.
Karşı karşıya olduğumuz ve gittikçe derinleşen toplumsal bir yara söz konusu...
Bu derinliği yaratan onlarca vakaa var.
Genç yaşta intiharlar.
Taciz ve şiddet bağlantılı cinayetler.
Çocuk istismarı.
Binleri ilgilendiren KHK mağduriyeti
Esnafın ekonomik sıkıntıları
Kentsel gelişim alanındaki geri kalmışlık.
Yoksullukla bağlantılı dolup taşan internet cafeler ve okey salonları.
TEDAS, VEDAŞ, AKSA ve THY gibi kurumların orantısız keyfi uygulamaları.
Vs.vs...
İşte bunların hepsi bir araya toplandığında TOPLUMSAL DEPREMİN fay hatları kırılması kaçınılmaz oluyor.