Bu dizinin Senaristi, Yönetmen ve Oyuncularına şunu sormak gerekir, “Sanat nedir, kime/kimlere Sanatçı denilir?“

Evet 783.562 KM büyüklüğünde olan bir ülkede yaşıyoruz, belki her yeri gezme görme olanağınız olmamıştır, buna saygı duyarım.

Ancak…

Günümüzde ki teknolojiyi kullanamayacak kadar cahil yada mantalitenizin çalışmadığı düşünemem tabı ki, sadece aklınıza gelmemiştir…J Halk dilinde Google amca denilen bir şey var, sormak istediğiniz, aklınızda geçen ne varsa  soruyorsunuz ve hiç lam-cim demeden, danışmanlık ücreti vs talepleri olmadan,  bir dakikada istediğiniz bilgileri paattt diye veriyorlar…J) bunu sanat hayatınıza bundan sonraki çalışmalarınıza katkı sunmak için hediye ediyorum, helal hoşunuz olsun, insanlık bende kalsın demiyorum, hani sanata&sanatçıya katkı sunmak gibi bir vatandaşlık görevidir, bunu hatırlatma gereği duydum sadece….J

Bakın yemin ederim ki;

İstanbul’u, Sivas’ı ve Kastamonu’yu gördüm çok güzel ve beğendim. Çünkü ben bakmayı biliyorum, her yer güzel yeter ki bakmayı bilin derim. Ülkemin en nadide en güzel illerinden biri olan Sinop’u görme şansım olmadı ama Google amca ve ayrıca çok saygıdeğer Sinop’lu bir dostumun sayesinde eşsiz güzellikleri ve tarihi ile ilgili bilgi sahibiyim. Bilmem anlatabildim mi?

Evet Dağ Başı;

Van Gevaş’ta Artos Dağı var, Yılmaz ERDOĞAN’ın Vizyontele filmine konu olan, Van’da Erek Dağı var ve zirvesine çıkıp Van Denizi’nin ortasına batan güneşini, Edremit’te seyir tepesi var Süphan dağını, Van denizini ve muhteşem güzellikteki Van şehri’ni mest eden güzelliği ile yansıtan ve bir çok inançların kutsalı ve efsane hikayesi olan, denizin ortasında ki Akdamar ada ve kilisesi, dünyada tek ve benzeri olmayan İnci Kefali ve dünya’ca meşhur beyaz, suyu seven tek ve ayrı renkli gözlere sahip kıskanç ama nankör olmayan kedisi, ters lalesi, 17. yy ait Kaya Çelebi Camisi, Van Ulu Camisi, Halime Hatun Türbesi, tahmini 13.yy’da İlhanlı Hükümdarı tarafından yapıldığı söylenen ve Tebriz gidiş geliş için yapılan ve efsane hikayesi olan Şeytan Köprüsü, başta Urartu uygarlığına yıllarca başkentlik yapmış olan ve M.Ö. 9. Yy’da yapılan Van Kale’si, tarihe meydan okuyan çavuştepe kalesi,  3.yüzyılda inşa edilen St. Bartholomeus kilisesi, Adır Adası ve Kilisesi, Van 7 kilise manastırı, 1643 yılında Mahmut Beyi Sarı Süleyman tarafından inşa edilmiş Hoşap Kalesi, M.Ö. 645-643’e uzanan Ayanıs Kalesi vb sayfaların yetemeyeceği kadar özel ve güzel yerlerin çoğu dağlar ile ilgisi vardır elbette fakat bunları gördünüz mü?

Ayrıca; Kültür sokağında, Şemsiyeli sokak’ta semaver çay’ı içtiniz mi? Edremit ve İskele Sahili’ni gördünüz mü? Maraş Caddesinde gecenin ikisinde üçünde sokak kahvesinde kaymaklı çay içtiniz mi? Dünyada tek olan ve kendine has ve özelliklere sahip Van kahvaltısını yediniz mi?

Yemediniz, içmediniz ve görmediğiniz belli, kusura bakmayın ama görmek ve anlamak belli bilinç ve mantalite gereklidir…

Bu nedenle;  işin kolay ve basit tarafından bakılarak güzel ülkemizin nadide göz bebeği olan ilimizi rencide ederek, sanata, bilime ve güzelliklere ihanet etmiş mantığı Van kamuoyu nezdinde oluşturulduğunuza dair sosyal medyadan da anlaşılmaktadır.

Oysa yukarıda değindiğim onlarca güzelliklerden birisini konu ederek dizide yer verilemezmiydi… Elbette verilebilirdi…

Sonuç olarak kamuoyunda oluşan bu haklı tepkiye SHOW TV başta olmak üzere, dizi senaristi ve oyuncuların Van halkından özür dilemesi gerekmekte olduğu kanısındayım.

Editör: TE Bilisim