Mısırlılar suyun kenarında öylece durup bakmak yerine onunla hayvanlarının ihtiyaçlarını giderdiler, ekinlerini suladılar. Suyun kenarında binlerce yıl sürecek bir uygarlık kurdular. Su aynı zamanda Firavun’abir iktidar gücü de sağlıyordu. Bunu gören Heredotos bundan binlerce yıl önce “Mısır, Nil Nehri’nin bir armağanıdır.” diyordu. Çünkü Mısır Uygarlığının temeli Nil Nehri’nin bereketine dayanıyordu.

Zamanı büküp Heredotos’un bir an günümüz Van şehrine geldiğini düşünelim. Onu Van Gölü kıyısı boyunca gezdirelim. Şehirlerimizi, doğamızı, insanlarımızı, yaptıklarımızı ve yapmadıklarımızı görsün. Acaba “Van, Van Gölü’nün bir armağanıdır.” der miydi?Eğer sadece bin yıl geriye gidip Akdamar, Çarpanak, Adır adaları veya Kuşadası ve tabi ki Van Kalesi gibi zenginliklere baksaydı diyebilirdi. Çünkü geçmişte burada insanlığın ve uygarlığın suya teması daha güçlüydü. Ama bugün bunun böyle olduğunu gösteren bir örnek verebilir miyiz?

Aral Gölü 40 yılda yok oldu

Tam tersine Van Gölü’nün ciddi bir kirlilikle karşı karşıya olduğu, hatta önlem alınmadığı takdirde 25 yıllık bir ömrü kaldığı ifade ediliyor. Gölün büyüklüğüne ve canlılığına aldanıp da “Olur mu hiç öyle?” diyerek dudak bükmeyin. Orta Asya’da bir zamanlar dünyanın dördüncü büyük gölü olan Aral Gölü’nün anımsayın. Hatta büyüklüğünden dolayı ona da Aral Denizi deniyordu. Ama Aral Gölü yanlış politikalar sonucunda sadece 30-40 yıl içinde kuruyup çöle dönüştü. Bu, insanoğlunun eliyle gerçekleşmiş büyük bir çevre felaketiydi.

Van’a Urmiye’den de gelen turistler var. Onlarla Ortadoğu’nun en büyük gölü olan Urmiye Gölü hakkında konuşabilirsiniz. Çünkü Urmiye Gölü de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Hatta 2030 yılına kadar Urmiye Gölü’nü kurtarma projesinin ekolojik dengeyi tekrar sağlayamaması durumunda 14 milyon insanın hayatının tehlikede olduğu belirtiliyor. Aral Gölü’nün yok olmasında olduğu gibi Urmiye Gölü’nün yok olmayla yüz yüze kalmasında da tabi ki benzer nedenler (HES’ler, ölçüsüz sulama, kirlilik vs.) ve tabi ki aynı fail (İnsan) var.

Van Gölü için ne yapmalı?

Bugün Aral Gölü’nün çölleşen tabanının ağaçlandırılması projesi (ki 150 yıllık bir süreç) orada yaşayan Karakalpak halkı için bir teselli olabilir. Urmiye Gölü içinse hiç olmazsa tamamlanması planlanan bir projeden söz ediliyor. Ama Van Gölü konusunda somut bir şey var mı? Van Gölü’ne hâlâ şehirlerin evsel ve endüstriyel atıkları, lağım suları akmaya devam ediyor; gölü besleyen akarsular, yapılan HES’lerle bir bir yok oluyor. İşin ilginç yanı, bunca tehlikeli bir gidişata rağmen ne ortada bir kurtarma projesi var ne de bir koruma eylem planı.

Aksine önceki dönemde HDP ve CHP tarafından Meclis’e sunulan Van Gölü Koruma Kanunu teklifleri üzerinde konuşulmadan rafa kaldırıldı. Bugün de HDP’nin öncelikli gündemi yine Van Gölü. Bu anlamda Van Büyükşehir Belediyesi’nin 17 Haziran’daki ilk Meclis toplantısında 17-24 Haziran tarihlerini  “Van Gölü Havzası Farkındalık Günleri” olarak kabul etmesi iyi bir başlangıç oldu. Eğer ciddi bir toplumsal bilinç yaratılabilirse elbette ülkeyi ve şehri yönetenler de daha hızlı adım atacaklardır.

Dolayısıyla Van Gölü, herkesin sahip çıkması gereken 600 bin yıllık bir değerimizdir. Ülkenin en büyük gölüdür. Yine dünyanın da en büyük sodalı gölü olma özelliğini taşıyor. Tabii gölü, sadece su olarak görme alışkanlığı terk edilmeli. Suyun; toprak, insan, doğa ile olan ilişkisi anlaşılmalı. Çünkü hepsi birden bir ekosistemi yaratır. Ki besin zinciri de buna bağlı.

Halkın farkındalığı önemli

Sonuç itibariyle; HDP Van Büyükşehir Belediyesi’nin Van Gölü hakkında yaratmaya çalıştığı farkındalığın geliştirilmesi herkesin görevidir. Belediye eş başkanları Bedia Özgökçe Ertan ile Mustafa Avcı’nın kentin paydaş kurumlarla birlikte bir eylem planı üzerinde çalıştıklarını biliyoruz. Yakın zamanda bunun kamuoyuna açıklanmasıyla ulusal ve uluslar arası arenada yoğun bir çalışma başlayacak.

Şüphesiz Van Gölü’yle ilgili çalışmalarda en büyük paydaş Van halkıdır. Hangi kesimden olursa olsun, halkın tamamının özellikle icra makamındaki iktidarı yapılacak çalışmalara ve projelere destek olmaya zorlaması gerekmektedir. Çünkü #VanGölüNefesimizdir.