Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesindeki Cami Kebir Mahallesi'nde ilk olarak 11 Temmuz günü CHP İstanbul Milletvekili ve eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi’nin ailesine ait kafe ve karşında bulunan bir kafeye, 3 kişi el yapımı patlayıcı ve silahlı saldırı düzenlendi.

Yaklaşık 1 ay tutuklu kalan 3 kişi önceki gün serbest bırakıldı. Dün akşam saatlerinde, daha önce saldırı yaptıkları kafeye gelen V.G. ve U.Y., bir kez daha kafe çalışanlarına, ‘Bu sokağa açık giyinen kadınların gelmesini istemiyoruz’ diyerek, tehditler savurdu.

Yüzleri maskeli kafelerin bulunduğu sokağa gelen V.G, U.Y. ve G.Ç, önce tabancayla ateş açıp ardından beraberinde getirdikleri el yapımı patlayıcıyı infilak ettirdikleri anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

Polis: "Sizin zulmünüz olacağım” sözleriyle tehdit etti. Polis: "Sizin zulmünüz olacağım” sözleriyle tehdit etti.

Av: Türkan Elçi yazılı olarak bir açıklama yaptı.

Serbest bırakılanlar tarafından komşumuz olan Hewş Kafe’ye dün ikinci saldırının yapılmış olması ve kafe sahibinin kolunun kırılması üzücüdür. Üzücü olması bir yana, olay toplumun güvenliğinin sağlanmaması açısından kaygı vericidir. Sokak röportajlarında fikir beyan edenler patır patır tutuklanırken, silahlı ve ses bombasıyla saldırı yapanların bir ay tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldıklarına tanık oluyoruz. Üstelik sistematik olduğu önceki işletme saldırılarından da anlaşılmaktayken, konu münferit bir olaymış ya da komşu kavgasıymış gibi adli makamlarca ele alınmaktadır. Oysa saldırıların ardında yatan sebeplerin ve asıl sorumluların açığa çıkarılmaması bir tercihten ileri gelmektedir. Nitekim iktidara ifade özgürlüğü kapsamında eleştiri getiren biri aynı gece yakalanıp tutuklanırken, silahlı ve bombalı saldırı düzenleyen, tehditlerle işletmeleri kapattıran asıl sorumlular serbest bırakılıyor. İlgililerin toplumun güvenliğini sağlamada gayret gösterdiklerine, görevlerini hakkıyla yerine getirdiklerine inanmayı çok isterdik.