Derinleşen ekonomik krizin gölgesinde Kurban Bayramı’nı karşılayan yurttaşlar, döviz kurunda yükseliş ve artan enflasyonun etiket fiyatlarına yansımasıyla alışveriş yapamaz hale geldi. Bayrama bir gün kala alışverişe çıkan Wanlılar, evlerine eli boş dönüyor. Yurttaş pahalılıktan, esnaf iş yapmadığından dert yandı.
45 LİRALIK TİŞÖRT 170 LİRA OLDU
Giyim mağazası işleten Medeni Karabacak, döviz kurundaki yükseliş nedeniyle iş yapamaz hale geldiklerini söyledi. Fiyatların yükselmesine dikkat çeken Karabacak, “Geçen yıl 45 TL’ye aldığım tişört, bu yıl 170 TL olmuş. Daha önce alışverişe gelen yurttaşlar 3-4 pantolon alıyordu, şimdi bir pantolon bile alamayacak duruma geldi. Geçen Ramazan Bayramı’nda ufak da olsa satış vardı ama bu bayramdan hiç umutlu değiliz. Maalesef her yıl bir öncekinden kötü oluyor. Çocuklarına bir şey almadığı için ağlayan insanları gördüm. Bir pantolon, bir tişört ortalama 500-600 TL olmuş. 4-5 çocuğu olan bir aile, nasıl alsın?” diye sordu.
‘İNSANLARIN PSİKOLOJİSİ BOZULDU’
Bayram şekerlerinin geçtiğimiz yıla göre 60 liradan 200 liraya çıktığını aktaran Erhan Tekin, “Geçen yıl 100 TL’ye alabildiğimizi şimdi 500 TL’ye alabiliyoruz. Vaziyet çok kötü, halkın durumu iyi değil. Bayram şekerinin en iyisi daha önceki bayramlarda 60 TL’den satılırken, şimdi en kötü marka şekerin kilosu 200 TL olmuş. İnsanların psikolojisi bozuldu. Devletin bu piyasaya çözüm üretmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
BAYRAM ALIŞVERİŞİ YAPAMADI
Bayrama bir gün kalmasına rağmen henüz alışveriş yapamadığını ifade eden Nebi Çeri, halkın her geçen gün yoksullaştığını söyledi. Çeri, “Bayram hazırlıkları için en az 10 bin TL para gerekiyor. Geçen yıl kötüydü ama en azından eşyalar bu kadar pahalı değildi. Geçen yıllarda az şey alıyorduk ama az da veriyorduk. Şimdi az alıyoruz ama çok daha fazla para veriyoruz. Neredeyse her şeye yüzde 100 zam geldi. Çocukların ihtiyaçlarını karşılayamıyorum, çünkü ekonomik imkanım yok. Bu durumun değişeceğine inanmıyorum. Ölene kadar böyle devam edecek, çünkü iktidar halkı kandırıyor. ‘Uzaya gideceğiz’, ‘Araba yaptık, bilmem ne ürettik’ diyorlar ama bunlar benim karnımı doyurmuyor ki” diyerek tepki gösterdi.
‘ASGARİ ÜCRET 30 BİN OLSA DA ANLAMI YOK’
5 çocuk babası Ahmet Ersoy, asgari ücrette yapılan artışın beklentileri karşılamadığını belirterek, “Asgari ücret 30 bin TL olsa da bir anlamı yok. Çünkü asgari ücret yükselir yükselmez, her şeyin fiyatı da yükseliyor. Döviz kuru durdurulmadığı müddetçe çözüm olmaz ve Türkiye’nin enflasyonu düzelmez. Biz, 7 kişilik bir aileyiz. Eskiden bir ayakkabı aldığım zaman en kalitelisini 200-250 TL’ye alırdım, şimdi 4 bin 500-5 bin TL’ye ancak alabilirsin. Örneğin oğluma bir ayakkabı, pantolon, gömlek ve ceket alsam, en az 7 bin TL öderim. Ben her 7 kişi için aynı alışverişi yaparsam, 35 bin TL’yi aşıyor. Eskiden kurban keser misafirlerimize kırımızı et verirdik, şimdi tavuk eti bile veremiyoruz” dedi.
‘İNSANLAR EVE GİTMEYE UTANIYOR’
Soyadını belirtmek istemeyen Nizamettin adlı yurttaş ise, “Artık insanlar evine gitmeye utanıyor. Her şey o kadar zamlandı ki ufak bir poşet alıp eve götürsen, en az 300 TL tutar. Bir hafta geçinmek için en az 2 bin TL para gerekiyor. Halkın durumu artık içler acısıdır. Bayram masrafına en fakir aile bile 20 bin TL harcamak zorunda. Şimdi ‘doğalgaz, petrol’ çıktı diyorlar. Madem her şey çıkıyor, o zaman bu pahalılık neden?” diye sordu.
MA / Ömer Akın
