Durup ardına bakan, sustuklarından kendine yol yapan bir ses… Kaçımız bu kargaşada durup ardımıza bakıyoruz ki? Kaçımız ardımızda bıraka biliyoruz bu gürültüyü? Sahi bu büyüme kimin hikayesine dokununca bitecek? Hikâyeci anlatımdan da gelen şair, şiire ve sesine yeni bir matematik kazandırıyor aynı zamanda. Dilin sınırsızlığına, yaşamın kıyısına ve insanın hayatına ayna oluşunun özeti bir anlatım…
Kitabın sonuna doğru ünlü şair Pablo Neruda’nın şu sözleri yankılanacaktır belki de kulaklarımızda: ‘’ Ey kimsesiz! Yollara düşme saati şimdi.’’