Kürtler, bir kez daha satranç masasına davet ediliyor. Bu müsabaka siyasi konjonktürü esas alan bir müsabaka.
Lakin, satranç ustası olan Kürtler ( ki kimi kaynaklar Kürtlerin satrancın mucidi olduklarını da söyler) çok manidardır ki her müsabaka sonrası (şöyle ya da böyle) bir şekilde masadan yenik ayrılır...
Çünkü her masaya oturduklarında yeni bir entrika onları bekler.
Hal böyle iken, Eğer ki Kürtler yeniden bu masaya oturacaklarsa fazlasıyla profesyonel olmak zorundalar.
Yani her türlü entrikayı hesaba katmalılar.
Aksi halde akıbetleri hüsran ve hezimetten öteye gitmez.
Bunun için kain olmaya gerek yok.
Her şey aleni şekilde ortada.
Bakınız...
Üç beş gündür gündemi işgal eden gelişmeler birilerini nasıl da rahatsız etmiş ..
Görüyor musunuz!
Adeta cellatvari bir ruh haliyle saldırıyorlar
Sağcısı, solcusu.
Liberali, demokratı.
Ateisti, dindarı...
Hepsi bir ağızdan saldırıyor.
Haydi faşist ruhlu Musavat Dervişoğlu, Cemal Enginyurt, Ümit Özdag gibileri anlamak mümkün de ya peki sözüm ona kendilerine demokrat solcu diyen Merdan Yanardağ-Emre Kongar, Selçuk Tepeli gibilerin üstünü başını parçalamasına ne demeli!!!
Daha da ötesi, Kürt Kemal'e dahi tahammül edemeyen Kemalist CHP'nın "süreci takip ediyoruz" demesi hiç de masumane bir niyet gibi durmuyor.
Kürtleri kata kuleye getirecek olanlar sadece bunlar mı?
Elbette ki değil.
Bin yıllardır bir çınar misali direne direne ayakta duran Kürtleri içten içe kemiren kendi içindeki kemirgenleri de kulak ardı etmemek lazım.
Tuzu kuru, koltuğa adeta yapışıp kalan 40 yıllık adı konulmamış savaşta, maddi ve manevi anlamda tırnakları dahi kanamayan bu kemirgenler; "Aman ha bu el sıkışmaya kanmayın, Erdogan'ın barış söylemlerine inanmayın. Onlar biz Kürtler üzerinden yeni bir oyun tezgâhlıyorlar, olası İsrail saldırısı karşısında Kürtlerin sadakatini inşaa etme arayışındalar. Yeni anayasa geçtikten sonra biz Kürtleri tekrardan bir peçete misali çöpe atacaklar" gibisinden ütopik kurgulamalar yapıyorlar.
Geçmişte de böyle olmadı mı?
Selahattin Demirtaş gibi donanımlı bir siyasetçiye; "SENİ BAŞKAN YAPTIRTMAYACAGIZ " dedirtmediler mı?
CHP'ye destek vermeye zorlamadılar mı?
Eee peki ne oldu?
"BAŞKAN yaptırmayacağız " dedikleri adam 'BAŞKAN' oldu ve "bunu diyen sen misin?" Diyerek Sn. Demirtas ve arkadaşlarını cezaevine gönderirken, kemalistler de "evet efendim doğru bir karardır. Demirtaş mecliste olmamalı " deyip, dokunulmazlık fezlekesine "EVET " deyip cezaevi yolunu gösterdiler.
Yahu kardeşim "kimin BAŞKAN olup olmayacağı Kürde mi kalmış?
Mecliste 50 parti var, on binlerce insanını adı konulmamış savaşta kaybeden Kürtler kalkmış "Ben seni BAŞKAN yaptırtmayacağım" diyor.
Bunu mantıklı bir izahı var mı!!!
Oysa bu gayri samimi niyet besleyen, yıllardır Kürtlerin sırtında meclise giren, siyaseten ayakta durabilen sözumona solcuların ve Kemalist CHP'lilerin gönlünü hoş olsun diye böylesi ağır bedeller ödemenin mantıklı bir tarafı var miydi !
Onlar egemen ulus partileri, bırak güçleri yetiyorsa onlar BAŞKAN yaptırtmasın...
Yani Sn. Erdoğan Başkan olmasa da Mansur ya da Ekrem başkan olsa Kürtlere bağımsızlık statüsü mı verecekti!!!
Heyyy malamını...
Yıllar boyu Kürt coğrafyasının dağına taşına yazdıkları "Ne Mutlu Türküm Diyene ",
"Bir Türk Dünyaya Bedeldir" yazıları, Kürtlere karşı nasıl bir niyet beslediklerini çok açık bir şekilde ortaya koymuyor muydu ?
Onun için, sözün kısası.
Yeni bir masa kurulacaksa Kürtler, geçmişten ders alarak bu masaya oturmalı
Olası tüm entrika ve provokasyonlara karşı hamlelerini çok akıllıca yapmalı .
Yüzyıl teknoloji savaşlarının hüküm sürdüğü bir yüzyıl.
Filistin, Lübnan hatta nükleer güce sahip İran’ın dahi tutunamadığı bu orantısız savaşta, Kürtlerin
Keleşle, dockayla kazanabilmesi mümkün mü?
Kazanacak olan sadece ve sadece Demokratik temelde kalıcı bir 'BARIŞTIR'...
Bunun için masaya oturacağın muhatapların geçmişini sorgulamak, önyargılı yaklaşımlarla ortada bırakmak akıl kârı değildir.
Bunun Sn. Erdoğan ya da Bahçeli olması bir şey değiştirmez.
Önemli olan senin yapacağın hamledir.
Emin olun ki aklı selim bir hamle Türkiye halklarının kazanımıyla sonuçlanır
Aksi halde, Kürtler başta olmak üzere tüm Türkiye halkları için hezimet kaçınılmazdır ..
Gelin bu sürece bir şans verin.
Uzatan eli geri çevirmeyin.
Faşist zihniyetlerin heveslerini kursaklarında bırakın ve Masadan Zaferle Kalkın.
Bu halkların yeni tabutlar taşıyacak mecali kalmamıştır.
Unutmayın ki siz Satrancı da hilelerini de iyi bilen bir halksınız...
Kalın sağlıcakla.