DEGERKENT sakinlerinin daireleri icra yoluyla satışa çıkarılacakmış...

Alin teri, göz nuru ile biriktirdikleri birikimleri,müteahhit'in borcu yerine, bankanın kasasına aktarılacakmış.

Var mı böyle bir talan!!!

Hangi kanun, hangi hadis buna fetva verir?

Bu garibanların, ne zorluklarla bu parayı biriktirdikleri düşünülmez mi?

Müteahhit "Ben iflas ettim deyip sıvışacak, banka ; "Ben paramı alırım " diyecek, Ya peki hiçbir dayanakları olmayan bu mazlum ve mağdurlar ne yapacak?

Tüm birikimlerini kaybeden DEGERKENT yoksulları arasında birileri kalkıp intihar ederse bunu vebali kimden sorulacak !!!

Kentin sn. vekilleri....

Sn. Vali...

Sn. STK temsilcileri...

Sn. Savcılar ve hakimler...

Hakikatten bu büyük bir travmanın habercisidir.

Biraz empati yapın.

Düşünün ki 20-25 yıl çalıştınız.

Düşünün ki yemediniz-içmediniz ve başınızı sokabileceğiniz bir ev hayaliyle tüm birikimlerinizi bir muteahhite verdiniz.

O müteahhit evinizi bitirdi size verdi fakat farklı bir isten iflas etti.

Ve müteahhittin borçlu olduğu banka, müteahhittin diğer alandaki borcu yerine gelip sizin evlere el koydu.

Allahınıza, kitabınıza siz ne yapardınız?

Hayalleri darmadağın olan eşinizin ve çocuklarımızın yüzüne nasıl bakardınız?

Evet... evet....

Siz, muhteremler...

Siz, karar mercii olanlar.

Siz , Bu vatandaşlardan oy isteyenler...

Evinize gidip çocuklarınızla sofraya oturduğunuzda bir düşünün hele.

Bu mağdur ve mazlumların hali ne olacak!!

Bunların feryadına kim cevap olacak?

Büyük ve onarılmaz bir travmanın ayak sesleri duyuluyor.

DEGERKENT mağdurlarından babaların omuzu çökmüş.

Anaların gözü yaşlı.

Çocuklar kaygılı..

Bu garibanlar, bu birikimleri muteahitlerin borcu için biriktirmedi.

Bu yoksullar bankalardan daha zengin değil.

Buna bir 'DUR' deyin.

Yazıktır... günahtır... vebaldir...