SİNSİ KOMPLO 2

Komplo teorileri "mi dediniz?

Yok... yok...'komplo teorileri' değil.

Adım adım kapıya yaklaşan tehlikenin ayak seslerini duyuyoruz.

Sinsi gülüşmeler arasında yaklaşan bir tehlike.

Tedirginiz...

Tedirgin olduğumuz için de

Sesimizi duyurmak zorundayız.

Hani hatırlarsınız ya,

'Feto operasyonlarında ' da benzeri ihtimaller dillendirilmişti.

"Ya kardeşim bunlar komplo teorileridir, Bu ülkede artık darbe-marbe olmaz"

Generallerin boğazına bıçak dayatıldığı an nemene sinsi bir tezgahın planlandığı görüldü.

Uçaklar havalandı, TBMM, askeri alanlar ve polis okulları bombalandı.

Köprüler ve ana arterler kuşatıldı.

251 vatandaş katledildi.

2 binin üzerinde insan yaralandı.

Ülke uçurumun kenarına geldi.

Kim ne dersin fazlasıyla sinsice tezgahlanmış bir plandı.

Darbe bastırıldığında bile hala "hesap tersine döner mi ?" diye pusuda bekleyenler vardı.

Darbe planları tutmayınca, pusuda bekleyenler sırra kadem basıp kamufle olmayı başardı.

Zira, darbe karşıtının yılmaz savunucuları gibi kritik noktalarda kalmayı da başardılar.

Özellikle darbe öncesi, feto yapılanmasının medya yayın organlarında görev alan birçok kişi buna açık örnektir.

Bu bir karalama değil.

Bugün "Öyle bir aileyiz , 50 kişinin üstesinde gelebilir " yani "boğazlayabiliriz" diyen Sevda Noyan'ın kocası yıllarca Fetö'nün televizyonu STV'de program yapmadı mı?

Onlara ait yayın organlarında yazmadı mı?

(Şu anda aramızda dolaşan ve kendilerine 'sadakatli reisçiler!" unvanı verenler gibi)

Eğer ki darbe başarılı olsaydı , Sevda Noyan -kocası ve benzerleri "Feto'nun canı cehenneme, bizim için asl olan reisimizin ve devletimizin selametidir " deyip Erdoğan”ın saflarında ve ülkenin huzur ve barışının yanında mı yer alacaklardı !

Erdoğan ile birlikte baldıran zehri mi içeceklerdi?

Güldürtmeyin Allah aşkına.

Bu tipler nasıl ki o gün Fetö gemisinden atladılar. Yarında Erdoğan gemisinde öyle atlayacaklar.

Bundan kimsenin şüphesi olmasın.

Bu güruhta olanların sayısı az değil.

Ve inanıyorum ki hala da pusudalar ve fırsat kolluyorlar .

Öyle olmaz ise bu kadın bugün kalkıp nasıl böyle bir açıklama yapmaya cesaret eder!

Bu söylemin, Erdoğan ya da iktidarına ne gibi getirisi olabilir ki?

Yani, Noyan Erdoğan’ı çok sevdiğinden mi ,"ben muhalif olanı haklarım" dedi.

Güldürtmeyin ya.

Bu tür söylemleri de kulak ardı etmeyin.

Emin olun ki telafisi mümkün olmayan tahribatlar yaratir.

Bu masumane ve amatörce dile getirilmiş bir niyet olamaz.

Hani "dış güçler" deniliyordu ya.

Al sana "dış güç"... hem de en alâsı...

Vallahi, billahi MOSAD dahi böylesi fötrsüzce bir dil kullanmaz.

Anlayacağınız niyet masumane değil.

Başta iktidar olmak üzere, tüm Türkiye halklarının böylesi sinsi yaklaşımlar karşısında fazlasıyla dikkatli ve aklıselim davranması lazım.

Öte taraftan Noyan'ın bu talihsiz açıklaması , Erdoğan ve ekibine sadakat eğilimi değil, aksine Erdoğan ve ekibinin belini bükme hamlesidir ...

Zira bu gibilerin niyeti günü kurtarma ve rüzgarın yönüne göre sekil belirleme stratejisidir.

Aksi halde ülkede yeni bir kaos süreci uzak ihtimal değil.

Lakin bu tur niyetlerin muvaffak olması durumunda sadece mevcut iktidar değil tüm Türkiye halkları telafisi mümkün olmayan acılar yaşar.

Onun için Türk-Kürt demeden, sunni-alevi ayrımı yapmadan kenetleme vaktidir.

Birileri diyebilir ki "ya bu iktidar gitsin de ne olursa olsun razıyız "

Bunun kadar tehlikeli bir söylem yoktur.

Bu kurtuluş değil.

Emin olun ki kurunun yanında yaş da yanar.

Zengin, muktedir yine bir yolunu bulur sıvışır olan bu ülke sevdalısı yoksul halka olur.

Çünkü gidecek başka bir yerimiz yok.

Kabul eder ya da etmezsiniz, irkci ve milliyetçi söylemler ne kadar tahrik ederse etsin ,et-tırnak misaliyiz.

Eğer ki et ve tırnak birbirinden koparılırsa sadece et ve tırnak değil tüm beden kanar.

Varın gerisini siz tasavvur edin...