GENEL AF
Değerli okurlar uzun zamandır yazmamıştım.
'GENEL AF' gibi hayatı bir mesele söz konusu olunca hasbelkader birkaç cümle yazayım dedim.
Affınıza sığınarak...
Değerli okurlar...
Hayatı bir olası kararın hayata geçirilmesi konusunda kritik bir virajdayız.
Bir yandan Türkiye Cumhuriyeti 100. kuruluş yıl dönümünü kutluyor diğer yandan Cumhuriyetin hapishaneleri tıka basa dolu.
On binlerce hatta yüz binlerce ailenin gözü açılacak olan mahpushane kapılarında.
Hal böyle iken halklar arası kalıcı barışın daim kılınması ve çocuklarının, babalarının, analarının yolunu gözleyen gözü yaşlı yüz binlere umut olabilmek için '29 Ekim Cumhuriyet Bayramı' tarihi bir fırsattır.
Cumhuriyetin ilanın 100. yılında bir 'GENEL AF' Türkiye’yi adeta yeniden yaratır.
Lakin böylesi bir atılım konuşulduğuna dair ciddi kulis bilgileri dolaşıyor.
Böylesi bir kararın altına imza atmak her babayiğidin harcı değildir. tekrardan altını kalın çizgilerle belirteyim ki böylesi bir karara imza atabilecek cesareti gösterebilecek tek lider varsa o da Recep Tayyip ERDOGAN''dır..
Kabul etsek de etmesek realite budur. Aksilik olmasi halinde sonunda daragaci olma olasılığı da olan böylesi bir meselenin üstesinden gelebilecek tek lider Recep Tayyip ERDOĞAN’dır...
Onun içindir ki bu can alıcı meselenin altı iyi doldurulmalı..
Aksi halde Sn. Erdoğan'a sahip çıkılmazsa Erdoğan'ın akıbeti Adnan Menderes akıbetinden farklı olmaz.
Hal böyle iken ihtimal dahilindeki olası 'GENEL AF' projesinde yükün en büyüğü AK PARTİ ve HDP de dır.
Diğerlerinin zerre kadar kıymet i harbiyesi yoktur çünkü siyaset omurgaları yoktur.
Ayrıca böylesi hayatı bir meselede Sn. Erdogan çok iyi sahiplenmelidir...
ERDOGAN'A NASIL SAHİPLENİLİR?
Peki sn. Erdogan'a nasıl sahiplenilir??
Bunun cevabı da çok açık ve bir o kadar da nettir.
Samimiyet... samimiyet ve samimiyet...
Yani iki tarafın karşılıklı samimiyeti..
Yani silahların susması ve tutuklamaların son bulması.
HDP TAŞIN ALTINA ELİNİ KOYMALI.
- Öncelikle HDP ya da Yeşil Sol parti geçmişin politika ve söylemlerinden biran önce uzaklaşmalı.
B)Yapılacak olan kongrede Türkiye’nin Demokratik temelde bütünlüğünü esas alacak bir yönetim kadrosu belirlemeli.
C) Yeni anayasa hususunda gereken desteği sunmalı.
D) CHP’liler başta olmak üzere (ki Kürtler konusundaki niyetleri ortadadır !!) Kemalist zihniyetten ve Sağ, Sol, Liberal fark etmeden Tüm muhalif siyasi argümanlardan uzak durmalıOnlara hayat suyu olma fedakârlığına son vermeli.
E) Yerel seçimlerde dolaylı ya da dolaysız hiç bir şekilde onlara destek olmamalı. (kendi çatıları altında seçime gireceklerse de demokratik siyaseti esas alacak ,ayrışma dilini kullanmayacak adaylarla seçime girmeli.)
F) DEMOKRATIK TÜRKIYE şiarı esas alınmalı. (zaten ÖCALAN'ın da yıllardır dinlendirdiği tez DEMOKRATIK CUMHURIYET değil miydi?)
AK PARTİ NE YAPMALI ?
A) Ak parti öncelikle ülkedeki 30 milyon nüfusu ve 6 milyon seçmeni olan KÜRTLERİ potansiyel suçlu olarak görmekten vazgeçmeli ve bunu yasal güvence altına almalı..
B) Kendi köylerinde bile oy alamayan feodaller ve korucu başlarına biçtiği abartılı rolü askıya almalı.
Hatta ve hatta acilen silahsızlandırmalı.
C) Kamuoyu nezdinde büyük rahatsızlık uyandıran menfaatçi, ihaleci ekipleri tasfiye etmeli.
D) Günübirlik siyaset stratejileri ile 'dönemsel manevralar yapan STK'ları ) yeniden gözden geçirmeli ...
E) Niyetleri halkı kutuplaştırmaktan başka bir şey olmayan irili ufaklı medya unsurlarına sağlam bir ayar çekilmeli.
Ki eğer tüm bunlar karşılıklı samimi bir şekilde yapılırsa, CHP, IYI PARTI vs siyasi yapılanmaların bir karşılığı olmaz.
Bu ülke çok kısa zamanda yaşanılır bir ülke olur..
Takdir karar merciinin.
