'Ama' sız ve 'Fakat' sız, ekonomik sıkıntıların iyiden iyiye ağırlaştığı bir süreçten geçiyoruz.

Baba, çocuğun ihtiyaçlarına cevap olamadığı için kahırlanıyor.

Markete gidemeyen anne dert yanıyor.

İşletmeci ve üretici maliyet külfetinden şikayetçi.

Lafın özcesi ,'ez cümle ' ahali gidişattan muzdarip.

Bu ahval ve şerâitten yola çıkarak, kadim Şehir Van'ın ahvaline bir bakalım.

İnceden inceye zülfü yar'e dokunarak.

Medeniyetler başkentinde peki neler oluyor?

Asayiş berkemal mı?

Hele bi göz atalım.

Kısır döngü devam ediyor...

Deyimsel olarak karşılığı olmayan aşiretler gövde gösterisi yapıyor.

Dernekler kuruyorlar.

Vakıflar açıyorlar.

On beş yirmi kişi bir araya gelip karar merci mülki amirlikleri ziyaret ediyorlar.

Ziyaretlerini sosyal medya ağlarına taşıyorlar.

Ki seçim süreçlerinde bir ağırlıkları olmadığı gerçekliği ortada iken

Diğer yandan STK ve oda seçimleri startı verilmiş.

Muteber dostlar! Yine aday.

Kimse koltuğu bırakmak istemiyor.

Ki yaptıkları icraatlar ortada iken.

Kulağıma gelen bir diğer bilgi ise, şimdiden secim çalışmalarına dair kulislerin başladığı bilgisi

Siyasete soyunma niyetinde olanların sayısı bir hayli fazla..

ESKİ TAS ESKİ HAMAM

Şunu baştan belirteyim ki şuan sahada olan hiçbir bireyin ama hiçbir bireyin, şahsiyetine kişiliğine, saygınlığına laf edecek ne hakkım ne de haddim var.

Her birey de en itibarlı koltuklara oturabilecek erdem ve saygınlıktadır.

Çünkü hepsi de bu kentin çocuklarıdırlar.

Siyasî düşünce ve yaklaşımları kendilerini bağlar?

Ancak ve ancak bu işin bir de 'AMMA'sı var.

Hemi de koskocaman bir 'AMMMA'...

Bunu ben değil Van halkı diyor.

Van halkı ne diyor biliyor musunuz?

Bileniniz mutlaka biliyordur da bilmeyenlere de biz hatırlatalım

Van halkı diyor ki;

"Biz vekil seçip göndeririz beş yıl süresince üç-beş kez görürüz "

STK ve oda yönetimleri seçeriz, bizlerim sorunlarıyla uğraşacaklarına gider siyasetçilerin önüne diz çöker fotoğraf çektirirler.

Van halkı diyor ki;

"Sınır kapımız kapandı,  cevre yolumuz yılan hikayesine döndü."

Van halkı diyor "Türkiye’ye açılan bir penceremiz vardı 'Vanspor' o pencerenin de pervazları düştü, camları kırıldı .. bir stadımız dahi olmadı"

Van halkı diyor ki;"kadim kent mültecilerin yol geçen hanı oldu.. adımız sınır boylarında donarak ölen anneler ve gölde boğulan onlarca mülteci ile anılır oldu "

Eee Van halkı daha ne desin?

Van halkının serzenişlerini sağır sultan bile duydu ama ne hikmetse birileri hala duymadı...

Bunun içindir ki Van halkı diyor ki;

Biz hiçbir aşiretin arka bahçesi değiliz.

Biz yerelden merkeze kalkınmayı esas alıyoruz.

Onun için bizim için göreve soyunacak olanlar bize karşı samimi olmalı.

Dürüst olmalı.

Çalışkan olmalı.

İşin erbabı olmalı.

Tecrübe ve birikim sahibi olmalı.

Veee Van halkı son olarak diyor ki;

Bizlerin hizmetine soyunurken siyasetin arka bahçelerinde dolap çevirenlere temsiliyet veremeyiz.

Oturdukları koltukları eş ve dostları için çıkar merkezi yapanlara güvenimiz yoktur.

Acemi ve işgüzar ile kaybedecek zamanımız yoktur.

Seçtiğimiz gibi indirmeyi de biliriz..

Emin olun ki bunu ben değil Van halkı diyor.

İnanmıyorsanız sahaya inip kendiniz sorun.

Hal böyle iken,

Eğer ki bu halkın istemlerine, dürüstlük, çalışkanlık, samimiyet ve tecrübe ile tercüman olacak iseniz buyurun gelin halk sizi bekliyor.

Yok, eğer ki ezberi bozamayacaksanız gözünüzü seveyim oturun oturduğunuz yerde.

Vallahi de billahi de karar merci 'özgür bireydir'..

Halkın kırmızıçizgisi 'kent sevdası ve kentin gelişimidir '

Ahmedin, mehmedin referanslari, sünni aşiret liderlerinin vaatleri kimseyi kurtarmaz.

Yüreği yeten varsa.

Memleket sevdasını esas alan varsa.

Görevini namusluca yapacak olan adi entrikalara karışan yoksa BUYURSUN MEYDANA...

Van halkı onu bağrına basmaya hazır.