Benzer bir başlık vardı, hatta yan yana dizilen birkaç iyi giyinilmiş adamlar için söylenmişti. Aralarında hiç bayan yoktu çünkü. Olsun ben bu başlığı bu yazıda kullanmayı tercih ettim. VANFED (Van Dernekler Federasyonu) Ne kadar güzel bir başlık, hatta ikinci bir başlığımız var Urartuların başkenti Van İstanbul da, bu ayrı bir güzel. Bu başlığı bulanı tebrik etmek lazım, ağız dolusu bir cümle, sıcacık yüreği dolduran, derin bir anlam taşıdığı kadar memleket özlemi. Dört güzel günü anlamlı kılan, unutulmaz kılan koca bir anıya ev sahipliği yapacaktı İstanbul ve bütün hünerlerini sergileyecekti Van.

Yaptılar, yapmışlar, yaptık. Van’ı bütün ihtişamı ile İstanbul da Van tutkunlarını bir araya getirdiler. Kültürel bütün zenginliğini Yenikapı meydanına taşıdılar. Ne güzeldir dayanışma, biri iken öbürü değil -biz olabilmek- bizim olan ile el ele tutuşa bilmek. Bilek kavgası değil de insan olabilme telaşı içinde çabalamak, bir bütün ile halaya durmak. Ne kadar anlam yüklü değil mi? Sevmek ve seve bilmek. Bir birimize tahammülümüz de buradan başlıyor aslında, olduğu gibi kabul etmek. Recep Ayhan başkanımın çok güzel bir sözü geldi aklıma ‘‘ne yapalım Allah bize bunu böyle vermiş, değiştiremiyoruz’’ olduğu gibi kabul edebilmek. Gerçekten tek sorun da bu, biz hep değiştirmeye ve görmek istediğimiz gibi görmeye çalışıyoruz. Peki ya saygı? Hani bizim başkasına duyduğumuz saygı var ya, o işte onu nereye gömdük?

O eksikti, bu eksikti, bu yanlıştı, bu doğruydu, bitmeyen söylemler dinmedi. Evet, gerçekten çok büyük eksiklikler vardı. Peki; bunlar dört koca günü etkiledi mi? Hayır bana göre etkilemedi. Bu eksiklikleri büyütmek yerine o eksikliği kendimiz gidermeye çalışmalıydık. Gücümüzün yetmediğine de sorun olarak görmemeye odaklanmalıydık. Çünkü Federasyon yöneticilerine çok büyük bir görev düşüyordu ve laiki ile yapmaları gereken bir amaçları vardı. Van’a dair ne var ise en güzel hali ile halka kapılarını açmaları ve bir bütün olarak hepsini festival havasında sunmaları gerekiyordu. Kocaman bir komisyon ile stantları doldurmak, binlerin üzerinde bir kitleyi salona taşımak, onları konuk olarak ağırlaya bilmek gerçekten ciddi bir emek işidir. Yıllar önce okuduğum bir kitapta şöyle bir söz vardı  ‘‘ bir boşluk var ise doldura bileceğine inanıyor isen git doldur, yok doldura bileceğine inanmıyor isen yeri boşuna işkâl etme’’

Yadırgamak ve yargılamak yerine kutluyorum. İnsanları memnun edebilme yarışınız, eksikliği giderme anlayışınız için kutluyorum. Eleştiriler hep olur, önemli olan yapıcı bir şekilde dikkate almak ve bir daha ki sefere göz önünde bulundurarak tekrarlamamaya çalışmak. Umarım seneye daha donanımlı ve bir o kadar da coşkulu bir şekilde tekrar Yenikapı Fuar alanı buluşma yerimiz olur. Bu defa bütün yenilikleri ile bütün güzelliği ile Van İstanbul da olur…