Gece vardiyası değişiyor, boynu bükük dönmüşüm voltadan, dilimde acı bir ıslık. Metruk bir yalnızlık konar yüreğime, özlemlerime Halepçe kokulu çocuklar. Gam yükü ile dolan yüreğimi sürgünlüğün güncesi ile avutup yollara koyulmanın şükrünü boynuma asıyorum, anılarını ezberlediğim yollardan geçiyorum. Üşüttüğüm sol yanımı çoban kavalı ile kurutuyorum. Bir gazel çalıyor uzaktan yayılıyor bahar gözlü çocukların sesi. Kan kırmızı mürekkep dağılmıştır yerlere, sabır taşı çatladı da gözyaşlarıma metanet diliyorum. Özlemek kalıyor geriye bir de bir avuç sızı.

Dolunay yorgun tümleçler ile yenilgi de, karanlığa devriliyor bir ayin anı. Kaç ömrünün kaldığını bilmeden son hüznü yudumlarken, baharları küstürdüğünden habersiz bedende bir tükenmişlik. Serüvencinin yüreğinde yanan ateş yama tutmuyor gömleği, askıda kalıyor düşük omuzu. Eriyen gam yükü mum halinde yerlere dağılıyor. Kötülük uyanmış mıdır özgürlük şarkılarınla? Ah o güneşin oğulları destanı kaç defa okundu? Satır satır her boşluğa kaç anlam yüklendi? Şimdi hem korkarım; hem de bahara açtığın kollarında umuda yolculuk yaparım. Her dörtlüğün de isimsiz kahramanlar açar adına inanç dedikleri yelpazelerinde.  Kaf dağının ardında ki Anka’yım en zirvede bulutlar geçiyor ayaklar çıplak, sisler vuruyor yüzüme sana özlem yüklü buruk bir koku yayılıyor. Yanık bir ten esmer yüzlü bir coğrafya olarak kitaplara destan oluyor,  bitmez hikâyesi dördüncü cemre olarak mühürlenir.

Gözleri yollardadır bir annenin oğul diye mektuba sarılı nefesi, bu özlemin sonu bir avuç kül. ‘‘Dilsiz bir ağıttır her kelimenin boşluğu ve biz şimdi hepsini yazmakla hükümlüyüz’’. Çileli kafiyeler buluyorum hepsinin anlamı devrik, gözlerim de derin bir oyuk.  Bir boyun bükümü gibi camdan sarkıyorum adlarınızı sesleniyorum yine gelseniz yine sevsem sizi. Bakışına değen bakışlarıma dördüncü cemre düşerken su kaçağı gibi cümlelerim kaçıyor. Gerisi lal olur bir demircinin resmigeçit töreninde arkadan el sallayan bir boşluk. ‘‘Bir sen uyanırsın sabahıma kibritçi kızın son umudu gibi üç kibrit çöpü ile kaybolursun’’…